Examples of using "Pico" in a sentence and their turkish translations:
Bu yoğun zamanda seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
- Sonunda dağın tepesine ulaştılar.
- Nihayet dağın zirvesine vardılar.
Yoğun trafikteki zincirleme bir kazaydı.
- Everest Dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.
- Everest dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.