Examples of using "Monte" in a sentence and their turkish translations:
Mt.Fuji'ye tırmandım.
Mt.Fuji'ye tırmanmak istiyorum.
Fuji Dağı olağanüstüdür.
O Fuji Dağı'na gitti.
O, Fuji Dağı'na tırmandı.
Birçok çiçek açtı.
Ben Fuji Dağı'na hiç tırmanmadım.
Fuji dağı çok harikaydı.
Fuji Dağı güzeldir.
Fuji Dağı, Rokko Dağından yaklaşık dört kat daha yüksektir.
Fuji Dağı'na hiç tırmandın mı?
- Yabancılar Fuji' ye hayran olur.
- Dışardan gelenler Fuji' ye hayran olur.
Ata bin.
Çok fotoğraf çekerim.
Daha önce Fuji Dağı'na tırmandım.
Bir sürü şey aldım.
Bir kuş topluluğu gördük.
Senin birçok telefonun var.
Tom'un bir sürü sorusu vardı.
Ben bir sürü fotoğraf çektim.
O bir saçmalık.
Hiç Yari Dağı'na tırmandın mı?
Sen hiç Aso Dağına tırmandın mı?
Tom birçok insan tanır.
Tom'un bir sürü giysisi var.
Tom'un çok fazla dövmesi var.
Çok şey yapmak zorundayım.
Bunu zaten pek çok kez yaptım.
O da çok şarkı biliyordu.
Ben Fuji dağına üç kez tırmandım.
Fuji Dağı'nın yüksekliği nedir?
Sonunda Fuji dağının zirvesine ulaştık.
Erkek kardeşim Fuji Dağına asla tırmanmadı.
Tom bize bir sürü fıkra anlattı.
Everest Dağının yüksekliği ne kadar?
Her zaman Fuji Dağı'na tırmanmak istedim.
Tom bir sürü dondurma yedi.
Biz çok şey yapardık.
Hâlâ okuyacak bir sürü sayfam var.
Ya da o paslı hurda yığınının içine gireceğiz.
- Mont Blanc Dağı'nın yüksekliği 4807 metreye ulaşmaktadır.
- Mont Blanc'ın yüksekliği 4807 metreye ulaşmaktadır.
Yapacak bir sürü işim var.
Yüzme havuzunda bir sürü mutlu çocuk vardı.
Bu termit tepesi Tanzanya'da yer almaktadır.
Tom'un ilgilenecek bir sürü sorunu var.
Mt.Fuji'nin zirvesine tırmandım.
Tom birkaç yıl önce Fuji Dağı'na tırmandı.
Sen hiç Fuji Dağı'nı gördün mü? O, kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güzel.
Fuji Dağı kışın karla kaplıdır.
Fuji Dağına tırmanma planlarından vazgeçtiler.
Onun saçmalık olduğunu düşünüyorum.
Bu odanın güzel bir dağ manzarası var.
- Uzaktan bakınca bu dağ Fuji dağı gibi görünüyor.
- Uzaktan bakınca bu dağ Fuji dağına benziyor.
- Everest Dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.
- Everest dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.
Ormanda beni bir sürü böcek ısırdı.
Dünyada Everest dağı kadar yüksek başka bir dağ yoktur.
Yapacak çok şeye sahip olmayı severim.
Fuji Dağına bir kez daha tırmanmak istiyorum.
Everest Dağı dünyadaki en yüksek dağdır.
Fuji Dağı Japonya'nın en yüksek dağıdır.
Gençken birçok şeyi ücretsiz aldım.
Ben bir sürü kitap aldım.
Cidden çok fazla MP3 dosyan var!
Tom'la ben birlikte çok şey yapardık.
Davranışın çok sayıda sorun yaratıyor.
Tom'un birçok arkadaşı var.
Everest Dağı, tabiri caizse, dünyanın çatısıdır.
Önce yapılması gereken birçok şey var.
Yukarı çıkıp bu su tankına mı girelim? Yoksa bu hurda yığınına mı?
Amerikalılar çok et yer.
Yaklaşık olarak yarın bu zaman, Fuji dağına tırmanıyor olacağız.
Tom'un birçok sırrı vardı.
- Hava açıkken Fuji Dağı uzak mesafeden görülebiliyor.
- Hava açıkken Fuji dağını uzaktan görebiliriz.
Tom bir sürü sorunlara neden oluyor.
Bugün çok zorluk yaşadım.
Tom öğleden önce birçok şey yapmak zorunda.
Birçok Kanadalı turist, Boston'u ziyaret eder.
- Kitapçı çok kitap okur.
- Kitap satıcıları çok kitap okurlar.
Odada bir sürü kız var.
Biz bir sürü fotoğraf çektik.
Roma bir sürü antik yapılara sahiptir.
Davranışın çok sayıda sorun yaratıyor.
Bir sürü çocuk tavşanı kovaladı.
Japonya'daki en yüksek dağ olan Fuji Dağı, 3776 metre yüksekliğindedir.
Tom'un Boston'da birçok arkadaşı var.
Hâlâ birçok batıl inanca inanılıyor.
O, çok miktarda un ve yağ satın aldı.
Et ve yumurta bir sürü proteine sahiptir.
New York'ta çok sayıda yüksek binalar vardır.
Birçok ülkede İspanyolca konuşulur.
Bir grup insan bana orada yemek yemememi söyledi.
Tom birçok nedenden dolayı işinden nefret ediyor.
Ben öldükten sonra, insanların benim hakkımda "O insan bana kesinlikle çok para borçlu" diyeceğini umuyorum.
Leyla'nın, hakkında dürüst olmadığı çok şey vardı.
Yapacak çok şeyim var.
Bir sürü Kanadalı arkadaşım var.