Translation of "Envelhecer" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Envelhecer" in a sentence and their turkish translations:

Eu não tenho medo de envelhecer.

Yaşlanmaktan korkmuyorum.

Envelhecer é obrigatório. Crescer é opcional.

Yaşlanmak mecburidir, büyümekse tercih meselesi.

Mas para aprendermos isto, temos de envelhecer.

Ne var ki bunu anlamak için yaş almak gerekiyor.

Quem quer que comece a trabalhar na sua juventude, pode viver suntuosamente quando envelhecer.

Kim gençken çalışmaya başlarsa, yaşlandıklarında cömertçe yaşarlar.