Examples of using "Andando" in a sentence and their turkish translations:
- Onlar yürümeye devam ettiler.
- Onlar yürümeye devam etti.
Devam et!
O yürüyor.
Okula yürüyerek gittim.
günlerce haftalarca yürüyorlar
Ben genellikle yürürüm.
Tom normal olarak yürüyor.
Kadınların tek başına sokakta dolaşması
ata binmiyorlar rahat olun
O, bir bisiklet sürüyor.
Onlar ayakkabı olmadan yürüyorlar.
Hadi oradan.
Harekete geçsem iyi olur.
Neden başlamıyoruz?
Tom bisikletini sürüyor.
Fadil bisikletine biniyor.
-İnşaat nasıl gidiyor? -İyi gidiyor.
Tavanda yürüyen bir örümcek gördüm.
Bazı insanların caddeyi yürüyerek geçtiğini görebiliyorum.
İstasyon yaklaşık on dakikalık yürüme mesafesinde.
Eve yürümek zorunda kaldım.
Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.
Bu hayvanlar farklı yönlere gidiyor.
Dün ormanda bisiklete biniyorduk.
Çift kol kola yürüyordu.
Yolda yürürken eski bir arkadaşa rastladım.
Eğer ileriye gitmiyorsan geriye gidiyorsun.
Bakın, çocuklar suyun içinde çıplak ayakla yürüyor.
Kapat gözlerini! Tom çıplak dolaşıyor.
Benim televizyon 15 yaşında, ama yine de mükemmel bir şekilde çalışıyor.
Eve yalnız yürümen güvenli değil.
Tıpkı bizim gibi insanlar sokaklarda dolaşıyordu. Tıpkı bizim gibi.
Ve İtalya'da hala dolaşıyorlar biliyor musunuz?
Ben okula yürüdüm.
Koşuyor.
Ken ile yürüyen kız May'dir.
Buradan evine yürümek ne kadar sürer?
Son treni kaçırdım, bu yüzden eve kadar bütün yolu yürümek zorunda kaldım.
Buradan senin evine yürüyerek gitmek ne kadar sürer?
Okula her zaman yürürüm.
Treni beklerken platformda ileri geri yürüdü.
"Maskeyle dolaşmak için bir nedenimiz yok,...
Adam bütün yolu yürümek istemedi; bu yüzden otobüse bindi.
Sokakta aşağıya doğru yürürken iki beyaz kedinin bir araba lastiğinin kenarına işediğini gördüm.
O ona binmeye çalışırken otobüs zaten hareket halindeydi.