Examples of using "Vou" in a sentence and their turkish translations:
Gideceğim.
Kalmalı mıyım yoksa gitmeli miyim?
Ben içeri gireceğim.
- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.
Eşlik edeceğim.
Evleneceğim.
Bekleyeceğim.
Ben gideceğim.
Akşam yemeği yiyeceğim.
Onu açacağım.
Çığlık atacağım.
Kalacağım.
Atlayacağım.
Londra'ya gidiyorum.
Sana öğreteceğim.
- Ben gidiyorum.
- Gidiyorum.
Gidip bakacağım.
Onu deneyeceğim.
İşe giderim.
Bunu yapacağım.
Ona izin vermeyeceğim.
Ben zengin olacağım.
Bayılacağım.
- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.
Deneyeceğim.
Balık avlamaya gidiyorum.
Gideceğim.
- Yüzmeye gidiyorum.
- Yüzeceğim.
Onu kontrol edeceğim.
Ağlayacağım.
Geliyorum!
Yurt dışına çıkıyorum.
Kaybedeceğim.
Ben kazanacağım.
Anlatacağım.
Ölmeyeceğim.
İyi olacağım.
Şimdi uyuyacağım.
Ben parka gideceğim.
Yarın onu imzalayacağım.
Ben ilk gidiyorum!
İyi olacak mıyım?
Ben onu burada yiyeceğim.
Saat onda gideceğim.
Deneyeceğim.
Ben eğleneceğim.
Boston'a gideceğim.
- Burada uyuyacağım.
- Ben burada uyuyacağım.
Beklemeyeceğim.
Bakmayacağım.
Şimdi yönetimi devralacağım.
Tekrar söyleyeceğim.
Onu yapmaya gideceğim.
Unutmayacağım.
Onu uyaracağım.
Ben kalmayacağım.
Yalan söylemeyeceğim.
- Geç kalacağım.
- Gecikeceğim.
Buz alacağım.
Kalkacağım.
Emin olacağım.
Burada kalacağım.
Vazgeçmeyeceğim.
Evleniyorum.
Sana göstereceğim.
Yakında bitirmiş olacağım.
İstanbul'a gideceğim.
Kızacağım.
Seni rahatsız etmeyeceğim.
Nerede olduğunu sana göstereceğim.
Ben bileti alacağım.
- Onları sana vereceğim.
- Onları size vereceğim.
Onları özleyeceğim.
Yarın futbol oynayacağım.
Seni bekleyeceğim.
Bir duş alacağım.
Onu inkar etmeyeceğim.
Kaskı çıkaralım. Harekete geçeceğim. Bu taraftan.
Ben buna izin vermem.
Ne yapacağım?
Pekala. Şimdi gidiyorum.
Banyo yapacağım.
Onu yemeyeceğim.
Gidip bir tane daha bulacağım.
Seni sıcak tutacağım.
Söylemeyeceğim.
Size rehberlik edeceğim.
Gömleğimi değiştireceğim.
- Sana yardım edeceğim.
- Size yardım edeceğim.