Examples of using "Ważną" in a sentence and their turkish translations:
O önemli bir Amerikalıdır.
Tom'un önemli bir işi var.
Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Tom çok önemli bir kişi olmalı.
Tom'un yapacak önemli bir işi vardı.
Oldukça muhteşem ama burada önemli bir görevimiz var.
Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.
Seninle görüşecek önemli bir şeyim var.
Görmezden gelinemeyecek kadar önemli bir soru.
Oldukça önemli bir görevimiz var ve yardımınız gerekiyor.
Tom'un önümüzdeki Pazartesi gününden önce vereceği önemli bir kararı var.
Yıkıcı güçlerine rağmen bu asabi küçük yırtıcının önemli bir görevi de var.
Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Dezenfektanın etkin kullanımı hastanelerde enfeksiyon kontrolü ile ilgili olarak önemli bir konudur.