Translation of "Częścią" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Częścią" in a sentence and their turkish translations:

Jesteś częścią tego.

Bunun bir parçasısın.

Jesteśmy częścią problemu.

Sorunun parçasıyız.

Jesteśmy częścią tego poszukiwania.

Bu arayışı kucaklamalıyız.

Zatem woda ta jest częścią

Yani havza suyu aslında

Tajwan nie jest częścią Chin.

Tayvan, Çin'in bir parçası değildir.

Milimetr jest mionową częścią metra.

Bir milimetre metrenin binde biridir.

To nie było częścią planu.

Planın bir parçası değildi.

Jedzenie jest ważną częścią każdej misji.

Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.

I nieumyślnie stałam się częścią problemu.

sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım.

Kobiety są najpiękniejszą częścią życia mężczyzny.

Kadınlar bir erkeğin hayatının en güzel parçasıdır.

Myślisz, że Tom jest częścią problemu?

Tom'un sorunun bir parçası olabileceğini mi düşünüyorsun?

Rosja jest częścią Europy czy Azji?

- Rusya; Avrupa'nın mı, Asya'nın mı bir parçasıdır?
- Rusya Avrupa'nın mı yoksa Asya'nın mı bir parçasıdır?

Ta lina jest oczywiście częścią zimnego szlaku.

Bakın, bu halat soğuk zincir güzergâhının bir parçası olmalı.

Częścią przetrwania w dziczy jest bycie zaradnym.

Vahşi hayatta kaynaklar bulmalı ve değerlendirmelisiniz.

Częścią przetrwania jest wiedza, kiedy nie warto ryzykować.

Hayatta kalma yollarından biri, gereksiz riskler alınmayacak zamanı bilmektir.

I ta opozycja staje się częścią ich tożsamości.

ve kendilerini karşı görüşün rakibi olarak tanımlarlar.

że jestem częścią tego miejsca, a nie gościem.

buranın bir parçası olduğumu hissetmeyi öğretti.

Są częścią wartego miliardy i rozwijającego się ukrytego sektora.

büyüyen gizli multi milyar dolarlık bir endüstrinin parçası.

Jedyną niebezpieczną częścią węża są jego jad i kły.

Bir yılanın tehlikeli tek kısmı vardır, o da zehri ve dişleri.

Jedyną niebezpieczną częścią węża są jego jad i kły.

Bir yılanın tehlikeli tek kısmı vardır, o da zehri ve dişleri.

By Rosja stała się częścią Europy. Aż do Władywostoku.

Rusya, Avrupa'nın parçası olsun istiyor. Ta Vladivostok'a kadar.

Jedyną niebezpieczną częścią węża są jego jad i kły. Chodźmy.

Bir yılanın tehlikeli tek kısmı vardır, o da zehri ve dişleri. Tamam, hadi gidelim.

A więc żabi skrzek czy łowienie ryb? Jedzenie jest ważną częścią każdej misji.

Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.