Examples of using "Przewodnika" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir rehber tuttum.
O bizim rehberimiz olarak hareket etti.
İngilizce konuşan, ruhsatlı bir kılavuz istiyorum.
- Kılavuza göre bu çevredeki en iyi restoran burası.
- Rehbere göre, bu, civardaki en iyi restoran.
Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.