Translation of "Sistemi" in Turkish

Purtroppo, i nostri sistemi scolastici

Ne yazık ki okul sistemlerimiz...

Facilitati da sistemi di connessione,

yollarımız kesiştiği zaman,

"Tutti i sistemi sono andati!"

"Tüm sistemler hazır!"

Dobbiamo decostruire questi sistemi di violenza

Amerika'da meydana gelen bu şiddetin sistemlerini

Tutti i suoi sistemi di bordo.

yerleşik sistemlerinden her birini denetleyerek günün

Proprio l'anno scorso abbiamo rivisitato questi sistemi

Bu sistemleri geçen yıl revize ettik

E influisce sui suoi sistemi di vita.

ve yaşam sistemine etki ediyor.

Possiamo creare dei sistemi urbani più delicati?

Daha yumuşak kentsel sistemler yapabilir miyiz?

La maggior parte utilizza sistemi idroponici o aeroponici,

Bu çiftliklerin çoğunda hidroponik veya aeroponik sistemler kullanılır.

Ed è ovvio che molti dei vecchi sistemi

Kendimiz için icat ettiğimiz

Si tratta di più regole? Si tratta di sistemi?

Daha fazla kural mı? Daha fazla sistem mi?

Tutti i sistemi di scrittura hanno vantaggi e svantaggi.

Tüm yazı sistemlerinin avantajları ve dezavantajları vardır.

Guardiamo tutte le regole, i processi, i sistemi della compagnia,

Şirkette karar almak ve kaynakları paylaştırmak için

Molti sistemi biometrici si basano sul lettore di impronte digitali.

Birçok biyometrik sistem parmak izi tarayıcısı tabanlıdır.

E ristrutturiamo i nostri sistemi sociali in un modo più giusto,

ve sosyal sistemlerimizi daha adil şekilde yeniden yapılandırırken

Il suprematismo bianco è parte integrante dei nostri sistemi e strutture,

gömülü olduğu sistemlerimizdeki ve yapıdaki bütün yolları

Tutta una serie di sistemi che si possono riprodurre giorno dopo giorno.

Bir gecede ortaya konabilen sistemler bütünü.

Grazie ai sistemi di comunicazione e di trasporto moderni, il mondo sta diventando più piccolo.

Modern iletişim ve ulaşım sistemleri sayesinde dünya küçülüyor.

I policy maker studiarono sistemi simili per l'Inghilterra e la Germania e poi li adattarono alle loro esigenze.

Siyasetçiler benzer sistemleri İngiltere ve Almanya’da incelediler ve daha sonra benimsediler.