Examples of using "Possiate" in a sentence and their turkish translations:
Bence hissettiklerimi anlıyorsunuz.
ama ben yapabileceğinizi düşünüyorum.
Gayzeritin önemini anlayabilmeniz için
Tom düşünebileceğinden daha genç.
Umarım Tom'a yardım edebilirsin.
Bilirsiniz, konuşmamdan alacağınız, bir şey varsa,
“Çalışanlarınıza ödeme yapmanız için biz size ödeyeceğiz.”
Senin beni dövebileceğini sanmıyorum.
Yapabileceğin başka bir şey yok.
Aklınıza gelebilecek her silahtan yara izleri var -
Bize yardımcı olabileceğinize inanıyorum.
Çoğu vakit siz rahat uyuyabilin diye nöbet tuttum.
Tom'a yardım edebileceğini düşünüyorum.
Bu akşam gelemiyeceğine üzüldüm.
Ne kadar yorgun olursan ol onu yapmalısın.
Ne yazık ki gelemezsin.
- Sanırım onu yapamazsın.
- Sanırım sen onu yapamazsın.