Examples of using "Cabina" in a sentence and their turkish translations:
Orada bir telefon kulübesi vardı.
En yakın telefon kulübesi nerede?
- Şemsiyemi telefon kulübesinde unuttum.
- Şemsiyemi telefon kulübesinde bırakmışım.
- Şemsiyem telefon kulübesinde kalmış.
"Kokpitte yangın var!"
İstasyondan çıktı ve yakındaki telefon kulübesine girdi.
Tom ve Mary balayıları için İtalya yakınında vapurla seyahate çıktılar fakat gemi battı ve Tom kamarasında boğuldu.