Examples of using "Vicina" in a sentence and their turkish translations:
- Civardaki şehirde yaşıyorum.
- Çevre ilde yaşıyorum.
Senin sonun yakın.
O bizim komşumuz.
Bana asansöre yakın bir oda ver.
İstasyon otele yakındır.
İstasyon yakın.
Son yakındı.
Son yakındır.
En yakın kilise nerede?
En yakın tren istasyonu nerede?
- En yakın eczane nerede?
- En yakın eczane nerededir?
En yakın tren istasyonu nerede?
Onun evi parkın yanında.
Evim istasyona yakın.
Benim evim parka yakındır.
Bu alana yakın plaj var mı?
Benim evim kiliseye yakın.
Bani en yakın metro istasyonuna yönlendirebilir misiniz?
Pekin'e yakın bir şehirde yaşıyorlar.
Doktoramı bitirmek üzereyken,
En yakın kütüphane nerededir?
En yakın banka nerede?
Otobüs durağı bu civarda.
En yakın taverna nerede?
Almanya İtalya'ya yakın mı?
En yakın bank nerede?
Eczane, hastanenin yakınında.
En yakın istasyon nerede?
Zombi kıyameti yakın!
En yakın eczane nerededir?
Dünyanın sonu çok yakın!
En yakın tren istasyonu nerede?
Bana yakın dur.
Komşundan nefret ediyor musun?
Evim parka çok yakındır.
En yakın telefon kulübesi nerede?
En yakın sanat galerisi nerede?
O çok yakın.
Evim istasyona yakındır.
En yakın plaj ne kadar uzaklıkta?
Affedersiniz. Beni en yakın tramvay istasyonuna doğru yönlendirebilir misiniz?
Sen benim komşumsun.
Sen bizim komşusun.
Evim otobüs durağına yakın.
En yakın eczane nerede?
Evim okula yakın.
En yakın karakol nerede?
Okulum istasyona yakın.
Sicilya Malta'ya çok yakın mı?
Evim süpermarkete yakındır.
En yakın metro istasyonu nerede?
En yakın tren istasyonu nerede?
Memleketim okyanusa komşu.
Evim deniz kenarında.
Yeni bir komşumuz var.
- Komşusundan nefret ediyor.
- Komşularından nefret ediyor.
Tom'a yakındım.
Çok yakınsın.
O altmışa yakındır.
Komşumdan nefret ediyorum.
O, evinize yakın mı?
Bakalım, bu takip cihazına göre Dana kesinlikle yakınlarda.
Otobüs durağı bizim okulun yanındadır.
Tom'un evi sahile yakın.
Onun evi nehre yakındır.
Bu, sandığınızdan daha kısa bir sürede gerçek olabilir.
Onun evi metro istasyonuna yakın.
Buraya daha yakın olan ev, iki mil uzaklıkta.
Bu yakın.
- Tom'un evi benim eve çok yakın.
- Tom'un evi benim evime çok yakın.
- Tom'la evlerimiz çok yakın.
Şehir oldukça yakın, bisikletle gidilebilir.
Yakın olup olmadığını bilmek istiyorum.
Tom'un komşusuyum.
Onlara çok yakındım.
Okinawa'nın Çin'e Honshu'dan daha yakın olduğunun farkında mısın?
o gölün yanında durduktan 54 gün sonra
Yorgunluktan çatlamak üzere. Ama biliyor ki dişi yakında.
Cevapları ortaya yakın olanlar doğru ya da yanlıştan
O üniversiteyi seviyorum ama o evime çok yakın.
O buraya biraz yakın.
Komşum güzel.
Tom'un evi Mary'nin okuluna yakındır.
Biraz daha yaklaşabilir misin?
Tom'a yakın durun.
Sadece iyi bir komşu olmak istiyorum.
İstasyondan çıktı ve yakındaki telefon kulübesine girdi.