Translation of "Szorosan" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Szorosan" in a sentence and their turkish translations:

Szorosan ölelkeztek.

Birbirlerine sıkıca sarıldılar.

Tom és Mari szorosan ölelkeztek.

- Tom ve Mary sıkıca sarıldılar.
- Tom ve Mary sıkı biçimde sarıldılar.

Megfogta és szorosan markolta a kezemet.

O, elimi kavradı ve onu sıkıca tuttu.

Szorosan fogtam a kötelet, nehogy leessek.

Düşmemek için ipe sıkıca sarıldım.

Olyan szorosan öleltem meg, ahogy csak tudtam.

Ona sıkı sıkı sarıldım.

A közös megegyezés fogalma szorosan kapcsolódik a szexualitáshoz,

rıza düşüncesi seksle oldukça bağlantılı

A tudósok kimutatták, hogy a levegő széndioxidtartalma és a hőmérséklet a Föld egész történelme során szorosan összefüggött.

Bilimciler dünya'nın tarihi boyunca, sıcaklık ve havadaki CO2 seviyelerinin yakından bağlantılı olduğunu öğrendiler.