Examples of using "Lehetett" in a sentence and their turkish translations:
O, gerçek olabilirdi.
Kötü bir koku vardı.
bir şey yapmadınız diye sorarlar.
Daha kötü olabilirdi.
Beklenmedikti.
Ne olabileceğini merak ediyorum.
- İnanmak zordu.
- İnanması zordu.
Daha iyi olabilirdi.
Başka bir şey olamazdı.
- Onun nerede olduğunu kimse söyleyemedi.
- Kimse onun nerede olduğunu söyleyemedi.
O, ilginç bir iş olmalı.
Bu tahmin edilebilirdi.
Bir silah olabilirdi.
Onun kim olduğu hususunda hiçbir fikrim yoktu.
- Gökyüzünde tek bir yıldız görülemez.
- Gökyüzünde tek bir yıldız bile görülemedi.
Bunun kimin fikri olduğunu merak ediyorum.
Ayrıntılar hemen hazır değildi.
ve sebebini bulabilmek için birçok uzmana gitmiştim.
İki ya da üç yaşlarındaydı.
Kanaması var. Kokusu suya yayılıyor.
Ekibim ve ben, biz cevabın ciğerleri olduğunu düşünüyoruz.
Herkes sarsılmış görünüyordu.
Ben gençken, nehirde yüzebiliyorduk.
Kilisenin yakından çan sesini duyabiliyorduk.
Tom dün orada olmuş olabilir, fakat onu görmedim.
Bar öyle kalabalıktı ki, zorlukla hareket ediliyordu.
Onun cevabı anlaşılamadı.
Köpek o kadar zekiydi ki neredeyse insan gibi görünüyordu.
At, binilmeden önce terbiye edilmek zorunda kaldı.
Kendini bu duruma düşürmemen gerektiğini bilmeliydin.
Oda o kadar sessizdi ki bir iğnenin düşmesini bile işitebilirdin.
Bu tam ve bütün bir felaketti.