Examples of using "Weggegeben" in a sentence and their turkish translations:
Eski giysilerimi attım.
Tom uykulu olmalı.
Ona bir köpek aldı. Ancak, o köpeklere alerjisi vardı, bu yüzden birine vermek zorunda kaldı.
Bill Gates parasının hepsini bağışladıysa nasıl dünyanın en zengin adamı olabilir?