Translation of "Kaufte" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Kaufte" in a sentence and their turkish translations:

Er kaufte Blumen.

Çiçekler satın aldı.

Tom kaufte Croûtons.

Tom biraz kızarmış ekmek parçaları aldı.

Tom kaufte Blumen.

Tom çiçekler aldı.

Ich kaufte Brot.

Biraz ekmek aldım.

- Ich kaufte mir ein Elektroauto.
- Ich kaufte ein Elektroauto.

Elektrikli bir araba aldım.

- Tom kaufte etwas für Mary.
- Tom kaufte Maria etwas.

Tom Mary için bir şey aldı.

- Tom kaufte mir einen Drink.
- Tom kaufte mir ein Getränk.

Tom bana bir içki aldı.

- Ich kaufte eine rote Krawatte.
- Ich kaufte einen roten Schlips.

- Ben kırmızı bir kravat aldım.
- Kırmızı bir kravat aldım.

- Tom kaufte sich einen Sportwagen.
- Tom kaufte sich einen Rennwagen.

Tom kendine bir spor araba aldı.

Wo kaufte sie Bücher?

O, kitapları nerede satın aldı?

Er kaufte einen Hut.

O bir şapka aldı.

Ich kaufte einen Hut.

Bir şapka aldım.

Ich kaufte sie nicht.

Onları almadım.

Sie kaufte eine Zeitung.

O bir gazete satın aldı.

Ich kaufte eine Wochenzeitschrift.

Haftalık bir dergi satın aldım.

Mario kaufte ein Mikroskop.

Mario bir mikroskop aldı.

Sie kaufte ein Huhn.

Bir tavuk satın aldı.

Tom kaufte ein Mikroskop.

- Tom bir mikroskop satın aldı.
- Tom bir mikroskop aldı.

Tom kaufte einen Teppich.

Tom bir halı aldı.

- Tom kaufte Maria eine Kamera.
- Tom kaufte eine Kamera für Maria.

Tom Mary için bir kamera satın aldı.

- Tom kaufte sich eine Tafel Schokolade.
- Tom kaufte eine Tafel Schokolade.

Tom bir kalıp çikolata satın aldı.

- Tom kaufte Maria eine Kamera ab.
- Tom kaufte von Mary eine Kamera.
- Tom kaufte Maria einen Fotoapparat ab.

Tom Mary'den bir kamera satın aldı.

- Tom kaufte eine Flasche billigen Rotweins.
- Tom kaufte eine Flasche billigen Rotwein.

Tom bir şişe ucuz kırmızı şarap aldı.

Ich kaufte eine Daily News.

Ben bir Daily News aldım.

Er kaufte ein Dutzend Eier.

O bir düzine yumurta aldı.

Ich kaufte eine neue Tasche.

Ben yeni bir çanta satın aldım.

Wo kaufte sie ein Buch?

O nerede bir kitap satın aldı?

Vater kaufte mir eine Kamera.

Babam bana bir kamera aldı.

Er kaufte etwas für Maria.

O, Mary için bir şey satın aldı.

Sie kaufte zwei Paar Socken.

O, iki çift çorap aldı.

Tom kaufte drei Kilo Äpfel.

Tom üç kilo elma satın aldı.

Tom kaufte sich ein Mikroskop.

Tom kendine bir mikroskop satın aldı.

Tom kaufte Blumen für Mary.

Tom Mary'ye çiçekler aldı.

Vater kaufte mir ein Modellflugzeug.

Babam bana bir model uçak satın aldı.

Sie kaufte drei neue Plektren.

- O üç yeni mızrap satın aldı.
- O üç yeni pena satın aldı.

Ich kaufte ein Dutzend Äpfel.

Bir düzine elma aldım.

Ich kaufte das für dich.

- Bunu senin için aldım.
- Bunu size aldım.

Tom kaufte sich einen Smoking.

Tom kendine bir smokin aldı.

Tom kaufte sich einen Hund.

Tom kendine bir köpek aldı.

Gestern kaufte ich das hier.

Bunu dün aldım.

Ich kaufte ihn letzte Woche.

Ben onu geçen hafta aldım.

Tom kaufte Maria eine Kamera.

Tom Mary'ye bir kamera satın aldı.

Sie kaufte zwei Dutzend Eier.

O, iki düzine yumurta satın aldı.

Tom kaufte ein Dutzend Eier.

Tom bir düzine yumurta satın aldı.

Tom kaufte mir ein Buch.

Tom bana bir kitap aldı.

Tom kaufte ein Paar Socken.

Tom bir çift çorap satın aldı.

Tom kaufte sich einen Ferrari.

- Tom bir Ferrari satın aldı.
- Tom bir Ferrari aldı.

- Er kaufte ein neues Paar Handschuhe.
- Er kaufte sich ein Paar neue Handschuhe.

O bir çift yeni eldiven satın aldı.

Ich kaufte schickere und teurere Klamotten,

Daha süslü, daha pahalı kıyafetler satın aldım.

Vater kaufte mir ein neues Fahrrad.

Babam bana yeni bir bisiklet satın aldı.

Er kaufte seiner Tochter ein Kleid.

O, kızına bir elbise aldı.

Er kaufte ein neues Paar Handschuhe.

O yeni bir çift eldiven aldı.

Tom kaufte zwei Exemplare des Buches.

Tom kitabın iki kopyasını aldı.

Ich kaufte es in einem Warenhaus.

Onu bir alışveriş merkezinde aldım.

Er kaufte uns etwas zu trinken.

O bize bazı içecekler aldı.

Tom kaufte seinem Sohn ein Geschenk.

Tom oğlu için bir hediye aldı.

Tom kaufte uns etwas zu trinken.

Tom bize bazı içecekler aldı.

Tom kaufte eine Flasche billigen Wein.

Tom bir şişe ucuz şarap satın aldı.

Sie kaufte einen Staubsauger im Supermarkt.

Süpermarkette bir elektrikli süpürge aldı.

Er kaufte ein neues Paar Schuhe.

O yeni bir ayakkabı satın aldı.

Koyomi kaufte einen Bogen und Pfeile.

Koyomi bir yay ve oklar satın aldı.

Tom kaufte Mary ein kleines Geschenk.

Tom Mary'ye küçük bir hediye aldı.

Ich kaufte mir einen gebrauchten LKW.

İkinci el bir kamyon aldım.

Tom kaufte etwas Gemüse und Obst.

Tom biraz sebze ve meyve satın aldı.

Er kaufte viel zu viele Süßkartoffeln.

O çok fazla tatlı patates aldı.

Gestern kaufte ich Halwa vom Halwahändler.

Dün helvacıdan helva aldım.

Er kaufte sich ein doppelläufiges Gewehr.

O bir tane çift namlulu av tüfeği satın aldı.

Tom kaufte Mary eine Schachtel Pralinen.

Tom Mary'ye bir kutu çikolata aldı.

Tom kaufte Mary ein schönes Geschenk.

Tom Mary'ye güzel bir hediye aldı.

Sie kaufte dem Jungen ein Spielzeug.

- Çocuk için bir oyuncak satın aldı.
- Çocuk için bir oyuncak aldı.

Mutti kaufte mir eine schöne Puppe.

Annem benim için güzel bir bebek aldı.

Tom kaufte ein Geburtstagsgeschenk für Mary.

Tom, Mary'ye bir doğum günü hediyesi aldı.

Mein Vater kaufte mir dieses Buch.

Babam bana bu kitabı satın aldı.

Gestern kaufte ich einen neuen PC.

- Dün yeni bir kişisel bilgisayar satın aldım.
- Dün yeni bir PC satın aldım.

Tom kaufte Mary einen teuren Regenschirm.

Tom Mary'ye pahalı bir şemsiye aldı.

Tom kaufte Mary eine schöne Kamera.

Tom Mary'ye güzel bir kamera aldı.

Tom kaufte viel zu viele Zwiebeln.

Tom çok fazla soğan aldı.

Tom kaufte Maria eine Schachtel Pralinen.

Tom Mary'ye bir kutu çikolata getirdi.

Tom kaufte ein neues Paar Schuhe.

Tom yeni bir çift ayakkabı satın aldı.

Ich kaufte auch ein Dutzend Eier.

Ben de bir düzine yumurta satın aldım.

Tom kaufte zwei Flugtickets nach Paris.

Tom, Paris'e iki uçak bileti satın aldı.

Tom kaufte seiner Tochter ein Kleid.

Tom kızına bir elbise satın aldı.

Tom kaufte ein neues Paar Handschuhe.

Tom yeni bir çift eldiven satın aldı.

Tom kaufte ein Mikroskop für Maria.

Tom, Mary için bir mikroskop aldı.

Tom kaufte sich eine teure Armbanduhr.

- Tom pahalı bir kol saati almış.
- Tom pahalı bir saat aldı.

- Tom hat Maria Blumen gekauft.
- Tom kaufte Blumen für Maria.
- Tom kaufte Blumen für Mary.

Tom Mary'ye çiçekler aldı.

Tom kaufte auf dem Bahnhof eine Wochenzeitschrift.

Tom istasyonda haftalık bir dergi aldı.

Er kaufte das Bild zu einem Spottpreis.

Resmi neredeyse bedavaya aldı.

Er kaufte seiner Tochter ein neues Kleid.

Kızına yeni bir elbise satın aldı.

Ich kaufte meiner Schwester einen neuen Hut.

- Kız kardeşime yeni bir şapka aldım.
- Ben kız kardeşime yeni bir şapka satın aldım.

Meine Mama kaufte mir ein neues Fahrrad.

Annem bana yeni bir bisiklet satın aldı.