Translation of "Wechselt" in Turkish

Wechselt euch ab.

Değiştir.

Das Wetter wechselt häufig in England.

İngiltere'de hava çok sık değişir.

Das Wetter wechselt von Stunde zu Stunde.

- Hava saatten saate değişir.
- Hava durumu saatten saate değişir.

Er wechselt seine Meinungen eine nach der anderen.

O, birbiri ardına görüşlerini değiştirir.

Der ganze Berg wechselt im Herbst die Farbe.

Bütün dağ sonbaharda renk değiştirir.

Ich weiß nicht, wie man einen Reifen wechselt.

Bir lastiği nasıl değiştireceğimi bilmiyorum.

Der Zustand des Patienten wechselt von Tag zu Tag.

Hastanın durumu her gün değişir.

Welchen Unterschied macht es aus, wenn es den Ort wechselt?

hem yer değiştirse ne fark eder ki?

- Tom zieht sich um.
- Tom wechselt die Kleidung.
- Tom kleidet sich um.

Tom elbiselerini değiştiriyor.

Tom bekam einen Platten auf einer abgeschiedenen Landstraße und wusste nicht, wie man das Rad wechselt.

Tom'un ıssız bir taşra yolunda patlak bir lastiği var ve onu nasıl değiştireceği konusunda bir fikri yok.