Examples of using "Reifen" in a sentence and their turkish translations:
Lastikler cırladı.
Lastiği şişir.
Tom lastiği şişirdi.
Lastikleri havayla doldur.
- Lastik hava sızdırıyor.
- Lastik hava kaçırıyor.
Lastikleriniz tamamen yıpranmış.
Tom lastiklerini kontrol etti.
Tekerlekler siyah.
Ben lastikleri değiştirmek zorundayım.
Lastikte sıkışmış bir çivi bulduk.
Bir çivi lastiği patlatmış
Lastikler çok yapışkan.
Tekerler hangi renkte?
Bu arabanın yeni lastiklere ihtiyacı var.
Bu lastiğin biraz havaya ihtiyacı var.
Tekerlerinden birinin havası inmiş.
- Lastiklerini daha sonra değiştireceğim.
- Daha sonra senin lastiklerini değiştireceğim.
- Tekerlere hava basmam lazım.
- Tekerleri şişirmem lazım.
Şimdi hasarlı lastiğimi tamir edebilir misin?
Şimdi patlak lastiği tamir edebilir misin?
Ben sizin için çemberlerden atlamak isterdim.
O lastik değiştirmede bize yardımcı olacak.
Tom'un patlak tekerini tamir etmeyi önerdim.
Polisler arabanın lastiklerine ateş ettiler.
Lastikte bir çivi sıkıştığını gördük.
Bu lastiğin içinde yeterli hava yok.
Bir lastiği nasıl değiştireceğimi bilmiyorum.
Mavi spor araba durma noktasına geldi.
Buralarda patlak bir lastiği tamir edebilecek bir yer var mı?
Tom çemberin içinden atlaması için köpeğini eğitti.
Lastiklerine bir göz atayım.
Sadece arabama yeni lastikler taktırdım.
Babam bana arabasında bir lastik değiştirtti.
- Eski tekerlekleri yenisiyle değiştir.
- Eski lastikleri yenileriyle değiştir.
Lastiklerden biri boşaldığı için bisikletimi itmek zorundayım.
Benim bisikletim kabak bir lastiğe sahip.
İmalatçının açıklamasına göre, her on yılda bir değiştirilmeli.