Examples of using "Vorgehen" in a sentence and their turkish translations:
halkın yasal bir duruş sergileme hakkı yok.
Bu yüzden tedbirli davranmalıyız.
Tom asla işleri yapma tarzımı sevmedi.
Görev başka her şeyden önce gelmeli.
Dürüstlük her zaman en iyi politika değildir.
Bence, o en iyi yoldur.
Bunun yapacak doğru şey olup olmadığını bilmiyorum.
Tom nasıl ilerleyeceğinden emin değildi.
Peki, ne yapacağız? Spekülatif mi iz süreceğiz yoksa sistematik mi?