Examples of using "Gefallen" in a sentence and their turkish translations:
Bunu seveceksin.
Ayakkabımı seviyor musun?
Onun şarkılarını sever misin?
Boston'u sevdin mi?
Mary romantik komedilerden hoşlanır.
Onları seviyor musun?
Tom romantik komedileri seviyor.
Tom düştü mü?
O, şans oyunlarını sever.
IKEA mobilyasını sever misin?
Tom şans oyunları sever.
Beni idare et.
Ne tür kadınlardan hoşlanıyorsun?
Bunu seveceğinden eminim.
Performans hoşuna gitti mi?
Sergi hoşunuza gitti mi?
- Manzara hoşuna gitti mi?
- Manzaranın keyfini çıkardın mı?
Ne tür çiçeklerden hoşlanırsın?
Hikayen hoşuma gitti.
Sadece bana bir iyilik yap.
Bu filmi sevdim.
Konser hoşuna gitti mi?
Ben yorumunuzu sevdim.
"O, filmi beğendi mi?" - "Evet, beğendi."
Ben komşularımı sevmiyorum.
- Ben senin konuşmanı sevdim.
- Senin konuşmanı beğendim.
Bunu kesinlikle herkes sevecek.
Ben suya düşmüştüm.
Yüz yüze olmayı tercih ederim,
Oğlum hayvanlarla ilgili kitaplardan hoşlanır.
Bana bir iyilik yap.
Yapraklar düştü.
Tom bunu beğenecek.
O onu sevdi.
Bunu isterdim.
- Elma düştü.
- Elma düşmüş.
Bunu seveceksin.
Onu sevdim.
Bu şarkıları seviyor musun?
- Her şey bitti.
- Perde düştü.
- İşte bu kadardı.
- Hepsi bu kadardı.
Ondan hoşlandın mı?
O tür hikaye bana çekici gelir.
Ben renkleri severim.
Ben bu şapkaları beğeniyorum.
O hoşunuza mı gitti?
Tom uzun otobüs gezintilerini seviyor.
Tom'un dövmelerini seviyor musun?
- Ok yaydan çıktı.
- Kesin karar verildi.
Ham petrol fiyatı düşmektedir.
Benzin fiyatları düştü.
Moskova'yı sevdin mi?
Ok yaydan çıktı.
Fiyatlar düştü.
Tom düşmedi.
Kahve fiyatı düştü.
Oğlumuz eylemde öldürüldü.
Petrol fiyatı düştü.
Senin bacaklarını beğeniyorum.
Tom'u sevdin mi?
Tom bundan hoşlanacak.
Bu renkleri severim.
Bunu seveceksin.
Neredeyse düşüyordum.
Küpelerini seviyorum.
Ona bir iyilik yaptım.
Ona bir iyilik yaptım.
- Ondan hoşlanacağınızı umuyorum.
- Ondan hoşlanacağını umuyorum.
Bunu sevmeyeceğinden eminim.
Bence bu filmi seveceksin.
Filmi beğenmedin mi?
- Bana bir iyilik yapabilir misin?
- Bana bir iyilik yapabilir misiniz?
Sen kitabımı beğenmedin.
Bu kitabı beğendin mi?
Bana bir iyilik yapar mısın?
- Sizden bir iyilik isteyebilir miyim?
- Senden bir iyilik isteyebilir miyim?
Onu nasıl buldun?
- Siz filmi beğendiniz mi?
- Filmden hoşlandınız mı?
- Filmi sevdin mi?
- Filmi beğendin mi?
Bana bir iyilik yapabilir misin?
O herkesi memnun etmeli.
Onu istiyorum.
- Saçından hoşlanıyorum.
- Saçını seviyorum.
Bu fincanları sevmiyorum; masadakileri tercih ederim.
Tom'un ondan hoşlanacağını düşünüyorum.
Sıcaklık aniden düştü.
- O bunu sevmeyecek.
- Bundan hiç hoşlanmayacak.
Bundan hiç hoşlanmayacak.
Tom Boston'u seviyor gibi görünüyor.
Bisikleti sevdin mi?
O bana bir iyilik borçlu.
Bunu ben de beğendim.
Ne tür filmlerden hoşlanırsın?
Tom bundan hoşlanmayacak.
Mary bundan hoşlanmayacak.
Yeni ayakkabılarımı beğeniyor musun?
Bana bir iyilik yap ve çeneni kapa!