Examples of using "Unterhalten" in a sentence and their turkish translations:
Konuştuk.
Üç adam birlikte konuşuyor.
İki kadın birlikte eğleniyor.
Tom'un bakacak bir ailesi var.
Birlikte iyi vakit geçirdiniz mi?
Tom ve Mary sohbet ediyorlar.
Konuşabileceğimiz bir yer var mı?
Onun destekleyecek bir ailesi var.
Az önce konuştuk.
Konuşsak iyi olur.
Tom'un bakacak üç çocuğu var.
Seninle daha sonra konuşacağım.
Sağır-dilsiz insanlar işaret dili kullanarak konuşurlar.
- Bakması gereken büyük bir ailesi var.
- Geçimini sağlaması gereken büyük bir ailesi var.
Şimdi konuşamayız.
Büyük bir aileye bakmak zorundayım.
Oğlanlar hakkında konuştuk.
Çok uzun bir konuşma yaptık.
Belki daha sonra konuşabiliriz.
Onlar mutfakta konuşuyorlar.
Şimdi sizi müzikle eğlendireyim.
Özel konuşabilir miyiz?
Soğuk bir bira hakkında konuşalım.
Burada konuşabiliriz. Sorun değil.
Onunla saatlerce konuşabilirim.
Biz birkaç konu hakkında konuştuk.
Konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
Sadece onunla konuşuyordum.
Tom'la biraz konuşmalıydım.
Tom ve benim yapacak biraz konuşmamız var.
Senin ve benim konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
Hobilerimiz hakkında konuşabiliriz.
Özel olarak konuşabilir miyiz?
Bütün gece konuştuk.
Bunun hakkında onunla ciddi bir konuşma yapman gerekiyor.
Eğer ki güldürebildiysek ve eğlendirebildiysek ne mutlu
Herkes partide iyi vakit geçirdi.
Yarın tekrar konuşmamız gerekebilir.
O, yabancı misafirleri eğlendirmekten sorumludur.
Senin yaşında kendini geçindirmelisin.
Bir şey hakkında seninle konuşmamız gerek.
Tom ve Mary benimle konuşmak istiyor.
Bana konuşmak istiyorsun gibi gelmiyor.
Başka bir şey hakkında konuşabilir miyiz lütfen?
Belki Tom'la konuşmalıyım.
Sabah ikiye kadar konuştuk.
Gerçekten konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
Tom ve ben genellikle birbirimizle Fransızca konuşuruz.
Tom'la onun hakkında konuşmak zorunda kalacağım.
Nerede kalmıştık?
Sessiz bir yere gidip konuşabilir miyiz?
Seninle konuşmak istiyorum.
Biz bunun hakkında daha önce defalarca konuştuk.
Ben Tom'la çok konuşurdum.
O, onunla konuşarak iyi bir zaman geçirdi.
Biz sadece takıldık ve konuştuk.
Telefonda saatlerce ne hakkında konuşabilirsin?
Onlarla iletişime geçmek çok zordu,
Mike Yumi ile konuşurken eğlendi.
Seninle Tom hakkında küçük bir sohbet etmek istiyorum.
Seninle küçük bir sohbet etmek istiyorum.
Bir konser sırasında konuşmak kabalıktır.
Bir daha asla ders sırasında konuşmayacağım.
Tom ailesine yardım etmek için yeterli para kazanmıyor.
Ülkemiz her zaman sizinki ile dostça ilişkiler içinde oldu.
Tom Mary ile konuşmaktan gerçekten hoşlanıyor gibi görünüyor.
Tom ve Mary oturma odasında oturup konuşuyorlar.
Tom ve Mary bir süre bizimle konuşmak istiyor.
Tom ve Mary tüm öğleden sonra konuştular.
Tom Mary ile konuşurken eğlendi.
Bunu daha sonra konuşacağız.
Konuşacak çok şeyimizin olduğunu düşünüyorum.
Biz saatlerce konuşabiliriz ve asla sıkıcı olmaz.
Burada konuşabilir miyiz?
Onunla yalnız konuşmam gerek.
Tom ve Mary verandada oturup birbirleriyle konuşuyorlar.
ki hem yerleştirmesi zor, hem de koruması pahalı.
Partide eğlendiğinizi umuyorum.
"Az önce ne yapıyordun?" "Tom'la konuşuyordum."
Bunun hakkında daha sonra konuşabilir miyiz?
Genellikle birbirimizle Fransızca konuşuruz.
Ben Tom ile konuşuyordum.
Bir süre konuştuk.
Konuştuğun bayan benim kız kardeşimdir.
Çince konuşabileceğim herhangi birini tanımıyorum.
Benim için, onunla konuşmaktan daha eğlenceli bir şey yok.
Öğretmen mezunlardan bazıları ile konuşmaktan zevk aldı.
Onunla bir konuşmak istiyorum.