Examples of using "Kleinsten" in a sentence and their turkish translations:
En küçük hayvanları bile.
Ben en küçük lekeyi görebilirim.
dana sonrasında onu en küçük parçacıklara ayırarak
İzlanda, dünyadaki en küçük Müslüman topluluklarından birine sahiptir.
Sherlock Holmes en küçük detaylardan çok fazla çıkarım yapabilirdi.
Gibonlar en küçük kuyruksuz maymunlardır. Onlar mükemmel akrobatlardır.
Geceden sağ çıkabilmek için en ufakları bile bu yolu kat etmeli.
Ormanda en küçük şeylerin genelde en ölümcül olduklarını gördüm.