Examples of using "Kindes" in a sentence and their turkish translations:
Gayrimeşru bir çocuğun kısacası başarı öyküsü
çocuğunun gözleri önünde katlediliyor
Gözyaşları bir çocuğun silahıdır.
- O çocuğun annesi bir spiker.
- O çocuğun annesi bir sunucu.
şimdi mi geldi o çocuklarınızın mahremiyeti
5 Mayıs, Çocuk Bayramı'dır.
- Mary çocuk doğururken öldü.
- Mary doğum yaparken öldü.
- Mary doğum sırasında öldü.
Muhtemelen çocuğun babasısın.
Çocuğun çocuğu torundur.
ula kim izlesin senin çocuğunun görüntüsünü yahu?
Sen çocuğun ölümünden sorumlusun.
Çocuğun topu dereye düştü.
Bir çocuğun gülümsemesinden daha güzel olan nedir?
Bir çocuğun müzik yeteneği irsi midir?
çocuğun dünyaya gelmesinde yardımcı olan
Aile, genç çocuklarının trajik ölümünün yasını tuttu.
O, çocuğun yalanlar söyleme alışkanlığını düzeltmeye çalıştı.
Ben bir anneyim, bu yüzden çocuğumun geleceğini önemsiyorum.
Anne hala çocuğunun ölümü üzerine yas tutuyor.
Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.
Çocuğun kafası demir parmaklıkların arasına sıkışmıştı.
Bu andan itibaren, Elsa'nın hayatı sıradan mutlu çocuğun hayatıydı.
"Çocuğun cinsiyetini belirlemek için en iyi yol nedir?" "Onun bacaklarının arasına bak."
Anne, bebeğinin üşütmesinden çok korkmuştu.