Examples of using "Gegenwart" in a sentence and their turkish translations:
Bize huzur verdi.
Tamam, peki ya şu an?
birazcık günümüze harmanlaşmış
Biz sadece şimdiki zamanı yaşıyoruz.
Onun varlığında sigara içmesen iyi olur.
olan karbon döngüsünün tarihini izlerken
Tom kadınların yanında tuhaflaşıyor.
Lütfen onun huzurunda onun hakkında konuşmayın.
Tom'un beni hissettirme tarzını seviyorum.
Gelecek, şimdiki zamanın sonucudur.
O varken kendimi güvende hissettim.
- Yanımda olmanızdan gerçekten memnun oldum.
- Refakatinizden gerçekten keyif aldım.
Başkalarının önünde fısıldamak nezaketsizliktir.
Onun şirketinde asla rahat hissetmiyorum.
Danielle Steel hayattaki en çok satan yazardır.
O varken çok utangaç davranıyor.
Bu fiil geniş zamanda hangi takıları alır?
Babamın varlığında kaba şakalar yapma.
Tom her zaman kızların çevresinde utangaçtı.
Benim şimdilerim şu an geçmişte öylece duruyor olması gerekmez mi?
Utangaç erkek çocuğu onun varlığında tamamen sıkıldı.
Çocukların huzurunda kirli fıkralar anlatmayın.
Yaltakçı insanlar beni rahatsız hissettiriyor.
O bize bir hediye verdi.
Babamın şirketinde asla rahat hissetmedim.
John, karanlık bir odada bir hayaletin varlığını hissetti.
Onun önünde bu konuda konuşmayın.
Onun bulunduğu yerde sana ondan bahsetmemeni söyledim.
- Geçmişi unut, şu anı yaşa, geleceği düşün.
- Geçmişi unut, şimdide yaşa, geleceği düşün.
O etraftayken o, onun hakkında konuşacak kadar aptal değildi.
Bu cümle şimdiki zamandadır.
Bu, ailenin gözünün önünde anlatılacak bir fıkra değil.
Onun huzurunda sana konu hakkında konuşmamanı söyledim.
Yaşlı bir kişi geçmişle bugün arasında bir köprüdür.
Onun varlığında ben her zaman sinirlenirim.
Onlara saygımdan kardeşlerimin yanında küfür edemem.
Aslında çok az insan gerçekten anı yaşar, pek çoğu en iyi şekilde yaşamak için hep plan yapar.
Yöneticinin önünde ilk kez çığlık attım. Masada büyük bir hamamböceği görmüştüm!
"Tom'dan bir daha haber aldın mı?" "O benim için ölü. Bir daha onun adını anma benim yanımda!"