Examples of using "Friedrich" in a sentence and their turkish translations:
Kral Frederick avcılık, şarap, kadınlar ve ziyafetleri severdi.
Büyük Frederick patatesi Prusya'ya tanıttı.
O Rusya'yı Avusturya ve Fransa'nın yanında Prusya'ya karşı savaşa sürükledi.
Rus ordusu Frederick'e Kunersdorf Savaşında ezici bir mağlubiyet yaşattı
Şair Friedrich Hölderlin bu evde marangozhanesi ve ailesiyle birlikte 1807'den öldüğü yıl olan 1843'e kadar bir şekilde yaşadı.