Examples of using "Liebte" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'yi sevdi ve Mary onu sevdi.
Tom Mary'yi seviyordu, ki o onu hiç sevmiyordu.
Onu gerçekten sevdim.
Tom gerçekten Mary'yi seviyordu.
Ben onu sevdim.
Boston'u çok sevdim.
Tom muzları sevdi.
Tom hayvanları sevdi.
Tom onu sevdi.
Tom Boston'u seviyordu.
Tom, Mary'yi seviyordu.
Tom onları sevdi.
O, Mary'yi sevdi.
O, Mary'yi sevdi.
Tom'u severdi.
O, Tom'u seviyordu.
Mary Tom'u seviyordu.
O Boston'u sevdi.
O, Boston'u sevdi.
Mary, Boston'u sevdi.
Tom sporu severdi.
Tom atları severdi.
Tom çocukları seviyordu.
Tom kayak yapmayı severdi.
Leyla atları sevdi.
Tom Mary'yi seviyordu ama Mary ondan hiç hoşlanmadı.
Tom Mary'yi seviyordu, ki o onu hiç sevmiyordu.
Tom koşmayı severdi.
Bu kıyafeti sevdim.
O arabayı sevdim.
Ailem Tom'u sevdi.
Tom'un ailesi Mary'yi sevdi.
Tom işini sevdi.
Tom kendi bahçesini seviyordu.
Tom köpeğini seviyordu.
Tom okulu seviyordu.
Tom ikimizi de sevdi.
Tomi Mary'yi çok seviyordu.
Okulu sevdim.
Tom kumar oynamayı seviyordu.
Birbirimizi sevdik.
Yapmayı en sevdiğim şey buydu.
Çocukken Barbie'yi severdim.
Tom onu Boston'da sevdi.
O onunla ilgili her şeyi sevdi.
Aslında, o bile onu seviyordu.
O hâlâ onu seviyordu.
Tom onun ailesini çok sevdi.
Tom, Mary'yi sevdiğini söyledi.
Ben onun seni sevdiğini sanıyordum, ama gerçekte, o başka bir kız seviyordu.
Büyürken hevesli bir sporcuydum.
O, John'un onu sevdiğini biliyor.
- O, John'un onu sevdiğini biliyordu.
- John'un kendisini sevdiğini biliyordu.
Ben onu çok fazla sevdim.
Tom Mary'nin John'u sevdiğini biliyordu.
Tom'u bir kardeş gibi sevdim.
Tom Mary'yi sevdiğini söylüyor.
Tom, Mary'yi sevdiğini söyledi.
Tom Mary'nin onu sevdiğini biliyordu.
Tom, Mary'yi sevmedi bile.
- Tom muzları sevdi.
- Tom muz seviyor.
Tom bunu yapmayı sevdi.
Tom, Heinrich Heine'nin şiirlerini seviyordu.
Tom çocuklarını her şeyden çok sevdi.
Hayatımı ve paramı sevdim.
Beni sevmişti, ama artık beni sevmiyor.
Tom Mary'nin kendisini sevmediğini biliyordu.
Şövalye Tristan, prenses Iseult'yu sevdi.
O, ona onu sevdiğini söyledi.
Seni seviyordum.
Tyro, Cretheus'la evlendi ama Enipeus'u sevdi.
Tom, Mary'nin ona verdiği kitabı sevdi.
O, bana beni sevdiğini söyledi.
Tom, Mary'nin artık onu sevmediğine ikna olmuştu.
dürüst bir adamdı kimse sevmedi herkes itip kaktı
Onun hataları vardı, ama buna rağmen onu sevdim.
O, onu çok sevdi.
Oyunu sevdim.
O beni benim onu sevdiğim aynı şekilde sevdi.
Gerçekten onu sevdim.
Kral Frederick avcılık, şarap, kadınlar ve ziyafetleri severdi.
Seni seviyordum.
O şişman erkekleri seviyordu, bu yüzden Budizm'e dönmeye karar verdi.
Tom şarkı söylemeyi severdi fakat hiç kimse onun şarkı söylemesini dinlemek istemiyordu.
Tom eskisi gibi Mary'yi sevmiyor.
Seni gözüme kestirdiğim andan itibaren sevdim.
Bir kız olarak, Elisa oyuncak bebekleriyle dadı oynamayı severdi.
Tom öğretmeyi seviyordu.
Ben Marika'nın mizah anlayışını sevdim.
Seni hayattan daha çok sevdim ama sen beni geri çevirdin.
ve onu çok sevdiğimi söyleyecek şansım olmamıştı.
Ben her zaman Tatoeba'nın fikrini seviyorum.
O, onu bütün kalbi ile sevdi.
Tom'un Mary'nin onu ne kadar çok sevdiğini fark ettiğini sanmıyorum.
üniversitedeyken çok sevdiğim bir hocamın bir sözü vardı
Onu severdim fakat artık sevmiyorum.