Examples of using "Erinnerung" in a sentence and their turkish translations:
Hafızası ona ihanet etmişti.
- Bana hatırlattığın için teşekkürler.
- Teşekkür ederim bana hatırlattığın için.
Örtük belleğin klasik örneği
Tekrar, hafızanın anahtarıdır.
Şimdi zihninize işlemenizi istediğim bir şey olacak.
fikirden hikâyeye -- ve hepsinin hatırlanması.
Passchendaele olarak hatırlanacaktır.
Onu hafızasından çıkardı.
- Hafıza, beynimizin önemli bir fonksiyonudur.
- Bellek beynimizin önemli bir işlevidir.
Ben bunu o şekilde hatırlamıyorum.
O sonsuza kadar bizim anılarımızda yaşayacak.
Yineliyorum bunun çalışması için bellek, düzenleme modunda olmalıydı.
- Olay, hafızamızda hâlâ tazedir.
- Olay anımızda hâlâ taze.
Ne olduğu ile ilgili anım yok.
O her zaman anılarımızda yaşayacak.
Bellek silinir ama yazılı söz kalır.
Sana hatıra olarak bir Türk lirası verebilir miyim?
Hatırladığım en net şey, boş koridorda
Bu, akıllıca kararlar vermezseniz çöl sıcağının
Unutmayacağız.
Hatırladığımdan çok daha hoşsun.
Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı.
Artık, her şey gittiğinde belleğimiz var.
Hatırlanmaya ihtiyacım yok.
işte o bazı şeyleri unutmak isteyen hatta hiç hatırlanmamasını isteyen
Ben onun hakkında bir şey hatırlamıyorum.
Bir şüphe gölgesi olmadan, rüya önceki hayattan bir anıydı.
Bu, Amerika Birleşik Devletleri etrafındaki gezimle ilgili iyi bir hatıra olacak.
Çıngıraklı yılan ısırığı böyle bir görevin ne kadar tehlikeli olabileceğini hatırlatan bir gösterge.
Çıngıraklı yılan ısırığı böyle bir görevin ne kadar tehlikeli olabileceğini hatırlatan bir gösterge.
bu filmden aklımızda kalan şey ise gaddar Kerim ile sansar Selim
Çıngıraklı yılan ısırığı böyle bir görevin ne kadar tehlikeli olabileceğini hatırlatan bir gösterge.
Biz arkadaş değiliz. Biz düşman değiliz. Ortak bir anısı olan iki yabancıyız.
Bunun hakkında endişelenme. Bu, sadece güneşin ilk ışıklarıyla eriyecek kötü bir anı.
Nezaketini her zaman hatırlayacağım.
Tom onların ayrılığının ne kadar acı verici olduğunu hatırlamadan Mary'yi düşünemedi.