Examples of using "Aufzuheitern" in a sentence and their turkish translations:
- Seni keyiflendirmeye çalışıyorum.
- Sizi keyiflendirmeye çalışıyorum.
- Seni neşelendirmek için uğraşıyorum.
- Sizi neşelendirmek için uğraşıyorum.
Beni neşelendirmeye çalışmaktan vazgeç.
Tom havayı hafifletmeye çalıştı.
Tom Mary'nin mutlu olmadığını gördü ve onu neşelendirmeye gitti.