Examples of using "Tonnerre" in a sentence and their turkish translations:
Yıldırımdan sonra, gök gürültüsü geldi.
O, gök gürültüsünden korkar.
Şimşek gök gürültüsünden önce gelir.
Şimşek genellikle gök gürültüsüne eşlik eder.
Gök gürültüsü öğrencileri korkuttu.
Senin için harika haberim var.
Şimşeğin ışığı gök gürültüsünün sesinden önce gelir.
Gök gürültüsü yükseldi.
Gök gürültüsü çocukları korkuttu.
Şimşek, genelde gök gürültüsünün ardından meydana gelir.
- Fırtınadan korkuyorum.
- Şimşekten korkuyorum.
Bu yaz çok gök gürültüsü vardı.
Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı.
Fırtına zamanıydı ve daha da kötüsü şimşek çakıyordu.
Gök gürültüsü nedir? Şeytanın kahkahasıdır.
Dün gece gök gürültüsü ve yıldırım vardı.
Gök gürültüsü bilimsel olarak açıklanmıştır, ve insanlar onun tanrıların insanlara kızgın olduğunun bir işareti olduğuna artık inanmıyorlar, bu yüzden gök gürültüsü de biraz daha az korkutucudur.