Examples of using "Foudre" in a sentence and their turkish translations:
Beni yıldırım çarptı.
Yıldırım kuleye isabet etti.
Şimşek gök gürültüsünden önce gelir.
O âşık.
Şimşek, elektriksel bir olaydır.
Yıldırım evini vurdu.
Beni yıldırım çarptı.
Ağaca yıldırım düştü.
Onu yıldırım çarptı.
Onu yıldırım çarpmıştı.
Evini yıldırım çarptı.
Şimşeğin nerede çakacağını hiç kimse önceden bildiremez.
Yıldırım Tom'un evini vurdu.
Yıldırım kuleyi vurdu.
Dün eve yıldırım düştü.
Yıldırım gökyüzünü aydınlattı.
Yıldırım bazen aynı yere iki kez çakar.
İlk görüşte kıza âşık oldu.
Hastanedeyim. Yıldırım çarptı.
Onların durumunda, bu ilk görüşte aşktı.
Kütüphanenin önündeki ağaç yıldırım tarafından vuruldu.
İlk görüşte aşka inanır mısın?
O ilk görüşte aşktı.
Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.
İlk görüşte ona âşık oldun mu?