Examples of using "Rencontrée" in a sentence and their turkish translations:
Onunla nasıl tanıştın?
Tesadüfen onunla karşılaştım.
Daha önce onunla tanıştım.
Sonunda onunla tanıştım.
Onunla buluştuğunu inkâr etti.
Onunla tesadüfen karşılaştık.
Onunla geçen yılın Kışında tanıştık.
Onunla hiç karşılaşmadım.
Dün gece onunla tanıştım.
Ben onunla ilk kez Londra'da karşılaştım.
Onunla bir akşam yemeği partisinde tanıştım.
Caddede ona rastladım.
Neredeyse onunla hiç karşılaşmadım.
Onunla bir yerde karşılaştığımı hatırlıyorum.
Onunla ilk tanışman ne zamandı?
Akşam geç saatlerde ona rastladım.
Okula giderken ona rastladım.
- Onunla evvelsi gün görüştüğünü söyledi.
- Önceki gün onunla görüştüğünü söyledi.
- Onunla tesadüfen istasyonda tanıştık.
- Onunla tesadüfen istasyonda karşılaştım.
Dün kampüste onunla buluştu.
Dün tanıştığım kızı seviyorum.
İçimde onunla daha önce karşılaştığım hissine sahibim.
Onunla mağazada tesadüfen tanıştım.
O zamandan önce onunla birçok kez karşılaştım.
Bir trende şans eseri onunla tanıştım.
Okula giderken ona rastladım.
Ben bir saat önce onunla karşılaştım.
Caddede tesadüfen onunla karşılaştım.
Onunla Tokyo İstasyonunda karşılaştım.
Evet, dün kütüphanede ona rastladım.
Sen doğmadan önce onunla tanıştım.
- Onunla Üçüncü Cadde'de tesadüfen karşılaştım.
- Üçüncü caddede rastlantı sonucu onunla karşılaştım.
Onunla asla görüşmedim ama onu tanıdim.
- Bir hafta önce onunla karşılaştığını söyledi.
- Onunla bir hafta önce tanıştığını söyledi.
O, Amerika'dayken onunla tanıştı.
Dün bir restoranda onunla tesadüfen tanıştım.
Ben onunla karşılaştım.
Otobüs durağında onunla kazara karşılaştım.
Onu gördü, onunla tanıştı. Defalarca kez yanına gittik.
Şu ana kadar tanıdığım en inanılmaz insansın.
Ben tesadüfen onunla karşılaştım.
Onu tanıyorum ama onunla hiç tanışmadım.
Jim onunla tanışır tanışmaz Mary'ye âşık oldu.
Onu nasıl tanıdın?
Onunla nerede tanıştığımı düşünüyorsun?
Şu anda seninle ilk tanıştığımız günden daha güzelsin.
Tom daha sonra parkta karşılaştığı kadının Mary olduğunu anladı.
Dün gördüğüm, adını bilmediğim kızın hayâlini kurdum.
Ben sık sık seninle tanıştığım yer hakkında düşünüyorum.
Nihayet tanıştığımıza sevindim.
Seni ilk tanıştığımdan beri seviyorum.
- Daha önce seni gördüğümü hatırlıyorum.
- Seni daha önce gördüğümü hatırlıyordum.
Onunla ilk karşılaştığımda otuzuna yaklaşıyordu.
Seninle tanıştığımda gerçekten gençtim.
Seninle tanıştığımız anda evleneceğimizi biliyordum.