Examples of using "L'avoir" in a sentence and their turkish translations:
O, onu yiyecek.
O, onunla buluştuğunu inkar etti.
Onu gördüğümü anımsıyorum.
Sanırım onun duygularını incittim.
Onu görmüş olmalı.
Sanırım onun duygularını incitiyorum.
Onu görmüş olabilir.
Sanırım onu yaptım.
O bunu yaptığını reddediyor.
Onunla buluştuğunu inkâr etti.
Onu gördüğümü hatırlıyorum.
Onu bana verebilir misin?
Bunu hiç görmemiş olmanızı dileyeceksiniz.
Sana söylediğim için pişmanlık duyuyorum.
Ben onu görmemiş gibi davrandım.
Sana söylediğim için üzgünüm.
Birisi onu orada bırakmış olmalı.
Onu yaptığını inkar etti.
Dün o onunla karşılaşmış olabilir.
Onu ücretsiz alabilirsin.
Onu yaptığıma pişman oldum.
Onu gördüğümü anımsıyorum.
Paris'te onunla görüştüğümü hatırlıyorum.
İstiyorsan ona sahip olabilirsin.
Bir zamanlar onu gördüğümü hatırlıyorum.
Onu bir yerlerde gördüğümü hatırlıyorum.
Onu başından beri biliyor olmalılar.
Ona yardım ettikten sonra kirli hissettim.
- Sana söylediğime pişmanım.
- Sana söylediğim şeyden dolayı pişmanım.
Tom'un bunu isteyeceğini biliyorum.
Teklifin hoştu.
Onu daha önce gördüğümü hatırlıyorum.
Kendisine yardım ettiği için Tom Mary'ye teşekkür etti.
- İsteyen alabilir.
- Kim istiyorsa onun olabilir.
O, onu söyledikten sonra, utandı.
Bunu yaptığıma sevindim.
Onunla bir yerde karşılaştığımı hatırlıyorum.
O, onu gücendirdiği için özür diledi.
Onu daha önce gördüğümden eminim.
Onu bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
Okuduktan sonra kitabı bana geri ver.
Onu bir kez gördüğümü hatırlıyorum.
Bunu hatırlayamıyorum.
Onu gören son kişi benim.
Böyle bir şeyi yaptığım için ne kadar salağım!
- Neden daha önce bir şey söylemedin?
- Neden bunu daha önce söylemedin?
Onunla evlenmediğime pişmanım.
İçimde onunla daha önce karşılaştığım hissine sahibim.
Daha önce onu bir yerde gördüğüme eminim.
Onu daha önce bir yerde gördüğümden eminim.
Ailemle izlediğim için memnunum."
Eğer savaş istiyorsanız, savaş alırsınız.
Onunla Paris'te tanıştığımızı hatırlıyorum.
Bunu daha önce gördüğümü hatırlamıyorum.
Onu incittiği için özür diledi.
O, mektubu okuduktan sonra yırttı.
Denemeden ahkâm kesme.
Bundan bir veya iki kez bahsettiğimi hatırlıyorum.
Okul bitene kadar onu bitirmek istedim.
Maalesef onu çok iyi açıklamadım.
Bunu yaptığını inkar ediyor.
Onu daha önce hiç görmediğime eminim.
Tom, onu terk ettiği için babasını affetmek istiyor.
Bunu daha önce yapmadığım için pişmanım.
Ben onu yapan tek kişi değilim.
Ben onu iki yıl önce gördüğümden eminim.
Bir zamanlar onu caddede gördüğümü hatırlıyorum.
Eğer o kitapla işiniz bittiyse, o kitabı almak isterim.
Her zaman tasviri asla olmayan yeni bir tarzda konuşurdu.
Diktatör, onu alkışlamadığı için Tom'u vatana ihanetle suçladı.
devam ettiriliyor, onu hiç görmemiş olanlar bile ondan korkuyor.
Omzuma hafifçe vurarak ona yardım ettiğim için bana teşekkür etti.
Biletimi bulamıyorum. Onu kaybetmiş olmalıyım.
Ben senin duygularını incitmek istemedim ve yaptığıma pişmanım.
Bana sorduğunuz için teşekkür ederim fakat belki gelecek defa.
Tom, Noel ağacını süslemesine yardım ettiği için Mary'ye teşekkür etti.
Onların birbirleriyle konuştuklarını görsek bile o onunla buluştuğunu inkar etti.
Birçok kez duyduğum için, şiiri şimdi ezberden okuyabilirim.
Bunu yaptığını inkar ediyor.
Bu korku filmi gerçekten korkutucu.Ben izledikten sonra uyuyamadım.
Dan partiye gitmesine izin vermediği için kızı Linda'dan özür diledi.
Tom bana onu henüz yapmadığını söyledi.
Bunu oraya koyduğumu hatırlamıyorum.
Ve Thormod daha sonra kendi yarası hakkında bir şiir yazıyor ve tam olarak bitiremeden ölüyor
Sinemalara yalnız başıma gitmem çünkü daha sonra film hakkında birisiyle konuşmayı seviyorum.
Onu söylediğimi sanmıyorum.
Otobüs durağında hiç kimse beklemiyor.
Sigarayı bırakmak dünyadaki en kolay şeydir. Binlerce defa bıraktığım için biliyorum.
Neden bana söylemedin?