Examples of using "Rampe" in a sentence and their turkish translations:
Küpeşteyi tutun.
Tırabzanı sıkıca tutun.
Roket, fırlatma rampası üzerinde patladı.
Roketler bir fırlatma rampasından ateşlendi.
Çoğu zaman hızla uçuyor, sürünüyor ya da yüzüyor.
Bebek emekliyor.