Examples of using "Préoccupe" in a sentence and their turkish translations:
Ben bunun hakkında endişeliyim.
Seni ne endişelendiriyor?
Ben kilom hakkında endişe duyuyorum.
Sizi ne rahatsız ediyor?
Ne hakkında bu kadar üzülüyorsun?
Sonuç için endişeli.
İtibarına çok dikkat eder.
Beni rahatsız eden onun tavrı.
Ne hakkında çok endişeli olduğunu anlamıyorum.
O sadece kendisini umursar.
O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır.
O kendinden başka hiç kimseyi umursamıyor.
Kimse ne düşündüğünü önemsemez.
Biz sosyal insanlarız, diğer insanların ne yaptığını gerçekten önemsiyor,
Sizi ne rahatsız ediyor?
- Tek derdim bu.
- Umursadığım tek şey bu.
Aklında bir şey var, değil mi?
- Onun önemsediği tek şey paradır.
- Onun umurunda olan tek şey paradır.
Başkalarının söyledikleri hakkında üzülme.
Seni ne endişelendiriyor?