Examples of using "Plaque" in a sentence and their turkish translations:
Buzlu bir yama üzerinde kaydım.
bu olaya ise levha tektoniği diyoruz
Ben senin adını kepe koydum.
havuzun üzerine bir plastik tabak koyun
Arap levhası ize kuzeye doğru ilerliyor
bu derinden gömülü okyanusik tektonik tabaka olan
tabak hareket etmeye başlar. Bir tane daha koyalım bundan
Polis arabanın plakasını doğruladı.
koroner plak rahatsızlığı yaklaşık yüzde beş azalma gösterdi.
bir yılda yüzde beş daha fazla koroner plak rahatsızlığı yaşadılar
Türkiye'nin neredeyse tamamına yakını Anadolu levhasında yer almakta
Unuttuğum için üzgünüm. Bugün tamamen zil zurna sarhoşum.
Açılış töreninde kurucunun şerefine bir plaket verildi.
şimdi Anadolu levhası batıya doğru yılda 2,5 cm ilerliyor
Afrika levhası ise kuzeybatı yönüne doğru yılda 1,5 cm ilerliyor
Adını ve rozet numaranı istiyorum.