Examples of using "Mettre" in a sentence and their turkish translations:
Onu buraya koyabilir miyim?
Bir şey giyeyim.
Bunları değerlendirirsek
Bazı giysiler giymek istiyorum.
- Ayakkabılarımı giymeliyim.
- Ayakkabılarımı giymem lâzım.
- Seni harekete geçireyim.
- Seni çalıştırayım.
- Diyete gitmelisin.
- Diyete başlamalısın.
Durmalısın.
Bana bilgi verir misin?
Bana bu kitapları nereye koyacağımı söyle.
Şimdi bunu biraz irdeleyelim,
Bunu masaya yatıracak olursak
Ve karantina altına alınmasını sağlayın
Sofrayı hazırlayabilir miyim?
Gücü açacağım.
Bir ceket giymeliydim.
Bu kimonoyu giyecek misin?
Onu buraya indirebilir miyim?
Bir palto giymelisin.
Bir yağmurluk giysen iyi olur.
Bu gece ne giyiyorsun?
Istırabına son vereceğim.
Onu nereye koyacağını sana göstereyim.
Başın belaya girecek.
Kendini benim yerime koymaya çalış.
Şunu parmağınıza takabilir miyim?
Bakın, onları böyle bırakacağız.
Tamam, onu buraya sokmaya çalışacağız.
Bunun için eldiven takmalısınız.
ve göçmenlik statünüzü kaybetmeniz de.
Bu işin hepimize ihtiyacı var.
ve bunu dikey pozisyona getirip
Lütfen bunu hesabıma geçirin.
Bagajımı nereye koymalıyım?
Onu herhangi bir yere koyabilirsin.
Kalkmama yardım et.
Giyecek bir şeyim yok.
Neredeyse ağlayacağım.
Diyete girmek zorundayım.
Giyecek başka bir şeyim yok.
Biraz müzik açacağım.
Botlarımı giymeliyim
Tom ayakkabılarını giymeye başladı.
Çamaşırımı nereye koymalıyım?
Senin diyete girmen gerekiyor.
Bunu tam olarak nereye koymalıyım?
Lütfen emniyet kemerinizi bağlayın.
Ben düzgün şeyler ayarlamak istiyorum.
Onu bitireceğim.
Botlarını giymek için otur.
Bu aptalca davranışa son vermelisin.
O resimleri albümüne tutturmalısın.
Kaskını giysen iyi olur.
Seni kızdırmak istemiyorum.
Seni zorlamak istemiyorum.
Rahatına bakması için onu ikna ettim.
Güneş kremi sürmeyi unutma.
Çocukları yatağa götürmem gerek.
Bunları bir kutuya koyar mısın?
Fırsattan yararlansanız iyi olur.
dünyayı anlaşmaya çağırıyor
Bu işe kalbimi vereceğim.
Az önce kar yağmaya başladı.
Onu benim odama yazar mısınız?
Fikirlerini yazmalısın.
Hiç kimse beni durduramaz.
İşe gitmek zorundayım.
Gerçekten yatmaya gitmeliyim.
Biraz güneş kremi sürmeliyim.
Çocukları yatırmam gerek.
Kara gün için para biriktirmeliyiz.
Bu ifadeyi parantezler içine koymalısın.
Sen beni öfkelendireceksin!
Kravatını takmayı unuttun.
Sen bu sözcük grubunu tırnak içine alman gerekir.
Biz bu müzakereyi bozmak istiyoruz.
Alarmı yediye kuracağım.
Lütfen klimayı açar mısınız?
Tom bu fırsattan yararlanmalı.
Onu odama koyacağım.
Bu trajik durumun son bulmasını diliyorum.
Sen ağlamayacaksın, değil mi?
- Herkes çalışmaya başlamalıydı.
- Herkes çalışmaya başlamak zorundaydı.
- Herkes çalışmaya başlamak zorunda kaldı.
O, onların kavgasına bir son vermeye çalıştı.
Onlar savaşa son verilmesi çağrısında bulundu.
Fikrini uygulamaya koyabileceğini düşünüyor musun?
Paranı o bankaya gerçekten yatırmak istiyor musun?
Seni rahatsız etmek istemiyordum.
Yüzüne yumruk atmak istiyorum.
Tom'un parasını ellerine almak istedin.
Bence işe başlamalısın.
Bazı giysiler giymelisin.
Kenara çekilir misin?
Seni Tom hakkında uyarmak için buraya geldim.