Examples of using "Pince" in a sentence and their turkish translations:
Onun çok sıkıcı bir mizah duygusu var.
- Bu kıza tutkusu var.
- Bu kıza sevgisi var.
- Bu kıza düşkünlüğü var.
- Onun, bu kıza sevgisi var.
O pense işe yaradı.
Lütfen ekmeği maşayla al.
O sana aşık olmuş olabilir mi?
göbek bağı üzerinde steril olmayan bir klemp var.
Penseyi alet kutusuna koy.
Alet kutunda bir levyen var mı?