Translation of "S'avéra" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "S'avéra" in a sentence and their turkish translations:

Cela s'avéra.

Bu gerçekleşti.

- Ma prémonition s'avéra exacte.
- Ma prémonition s'avéra.

Benim önsezinin doğru olduğu ortaya çıktı.

L'affaire s'avéra dangereuse.

Görev tehlikeye dönüştü.

Il s'avéra que j'avais raison.

Benim haklı olduğum ortaya çıktı.

Il s'avéra être un mari idéal.

İdeal bir koca olduğunu ispat etti.

Il s'avéra n'être autre qu'un menteur.

Onun yalancıdan başka bir şey olmadığı ortaya çıktı.

- La prophétie s'est avérée.
- La prophétie s'avéra.

- Kehanet gerçekleşti.
- Tahmin doğru çıktı.

Ma première impression sur lui s'avéra correcte.

Onunla ilgili ilk izlenimimin doğru olduğu ortaya çıktı.

L'ancienne méthode s'avéra la meilleure, après tout.

Eski metot sonunda en iyi olduğunu kanıtladı.

Vivre avec lui ne s'avéra pas si facile.

Onunla birlikte yaşamanın o kadar kolay olmadığı çıktı.

Il s'avéra que la bicyclette volée lui appartenait.

Çalınan bisikletin ona ait olduğu ortaya çıktı.

Mais cela s'avéra plus difficile que je ne le pensais.

Ama düşündüğümden de zordu.

- La pince se révéla utile.
- Les tenailles se révélèrent bien utiles.
- Cette pince s'avéra utile.

O pense işe yaradı.

Je me sentais mal, aussi je fus admis à l'hôpital. Cependant, il s'avéra qu'il n'y avait rien qui n'allait réellement pas chez moi.

Kötü hissediyordum, bu yüzden hastaneye kabul edildim. Fakat bende gerçekten sağlıksız bir şey olmadığı anlaşıldı.