Examples of using "Outil" in a sentence and their turkish translations:
Benim bir aletim var.
Hiçbir alet gerekli değil.
Tamam, bir araç daha.
Çünkü sanat çok güçlü bir araç.
Pekâlâ, öngörü için başka bir araçtan daha bahsedelim.
Açıkçası, oldukça özelleştirilmiş bir araç.
Bizim güçlü bir aracımız var.
Abaküs bir hesaplama aracıdır.
Çünkü dil sadece bir araçsa
Onu açmak için bir alete ihtiyacımız var.
Bunu bir görselleştirme aracı olarak kullanıyoruz.
Yapay zekâ yaratıcılar için harika araçlara dönüşecek,
Eskiden sadece köyümüze bakmak için kullandığımız bir araçtı.
Onu yapmak için özel bir alete ihtiyacın olacak.
İnterlingua, uluslararası iletişim için modern bir araçtır.
Sahiden dil bir araç olsaydı oldukça zayıf bir araç olurdu.
Yapay zekâ insanlarla analitik bir araç olarak çalışacak,
Bu yüzden de ressam olarak favori tekniğim soyutlama.
Ama sonuç olarak algoritma bir araçtır.
Koku, karanlıkta sinyal yollamanın güçlü bir aracı.
Ben küçük bir parça kullanarak el fenerini onardım.
Öyle güçlü ki, hem görüşü hem de sezgiyi birleştiriyor
Bisikletler kentsel sürdürülebilirlik için araçlardır.
Sihir numaraları bu durumu incelemek için oldukça etkili bir araç
Keskin bir dil sürekli kullanımla keskinleşen tek kenarlı bir araçtır.
Bir kazma sert zemin yüzeyleri parçalamak için kullanılan uzun saplı bir araçtır.
Bir aletin kayganlığını, bir makinenin işleyişini yağlı bir madde sürerek kolaylaştırabiliriz.