Examples of using "Aucun" in a sentence and their turkish translations:
- Onların hiçbirinden hoşlanmıyorum.
- Ben onların hiçbirini sevmiyorum.
Hiçbir mahkûmu götürmeyin.
Tanrı ve Buda yoktur.
Risk alma.
Herhangi bir alkollü içki içme.
Damak tadın yok.
Başka hiçbir organ,
Hayatta olmaz.
Bir taksi bile durmadı.
- Onların hiçbirinden hoşlanmıyorum.
- Ben onların hiçbirini sevmiyorum.
Hiç sorun değil!
Hiç güzel giysilerim yok.
Hiçbir Kanadalı yaralı değildi.
Hiçbir şüphem yoktu.
Gücüm de yok.''
kurtulma ümidi kalmayacaktı.
Rapor etmek için herhangi bir sorun yok.
Hiç kalemim yok.
Onun hiç arkadaşı yoktur.
Her türlü spordan hoşlanmıyorum.
Hiç endişem yok.
Pişmanlık duymuyor.
Benim hiçbir şüphem yok.
Hiçbir gemi batmaz değildir.
Şüphesiz.
Bizim hiç koyunumuz yok.
Hiç seçeneğim yok.
Bizim hiçbir yorumumuz yok.
Hiç arkadaşım yok.
Onun erkek kardeşi yoktu.
Hiçbir yorumum yok.
Hiçbir antidot mevcut değildir.
Hiçbir alet gerekli değil.
Bilet gerekli değildi.
Hiçbir düzen mükemmel değildir.
- Onun kesinlikle düşmanları yoktur.
- Kesinlikle hiç düşmanı yok.
Tom'un hiç yoktu.
Onlar herhangi bir anlam ifade etmiyor.
Bu lezzetsiz.
Hiçbir sorun aşılmaz değildir.
Hiçbir doktor mükemmel değildir.
- Hiç param yok.
- Kesinlikle hiç param yok.
Bu hiç mantıklı değil.
Hiçbir yer güvenli değildir.
Yorum yok.
Hiç pişmanlık duymuyor.
Tom herhangi bir sporu sevmez.
Hiçbir arkadaş gelmedi.
Hiçbir yer mükemmel değildir.
Benim kontrolüm yok.
Hiç planım yok.
Hiç düşmanım yok.
Hasar yoktu.
Hiçbirimiz sana yardım etmeyecek.
Fırtına hiçbir hasara neden olmadı.
Burada olmaya hakkın yok.
Sana hiç para vermeyeceğim.
Sana zarar vermek niyetinde değilim.
Hiçbirimiz onu görmedik.
Amacım size zarar vermek değildi.
Risk almayan insanların, hiç problemi olmazdı.
Sorun yok!
- Senden sakladığım bir sırrım yok.
- Senden gizlim saklım yok.
- Senden sakladığım hiçbir sırrım yok.
sigara tiryakilerini sigaradan caydırmıyor
Mutlu olmak istemediğimiz
Genç nüfusunun neredeyse yarısı
''Tabii evlat, sorun yok.''
hiçbir sıkıntı olmayacaktı
Onlardan hiçbiri mevcut değil.
Uzlaşma ihtimali yok gibi görünüyor.
Onlardan herhangi birini istemiyorum.
Şüphe yoktur.
Hiç problem yok.
Onun öne geçme umudu yok.
Onun sözleri anlamsız.
Bu sadece mantıklı değil.
Tek kelime söylenmedi.
Hiç gerçek arkadaşı yok.
- Hiç umut yok.
- Ümit yok.
Hiç Kanadalı arkadaşım yok.
Hiçbirimiz ölümsüz değiliz.
Bu lanet olası hiç mantıklı değil.
Hiç endişelenme.
Cümle hiçbir anlam ifade etmiyor.
Hiç kedi yoktu.
Sen hiç pantolon giymiyorsun.
Maaşınızı kaybetmeyeceksiniz."
Çocuklardan hiçbiri oturmuyor.
Hiç kimse.
Müdahale etme hakkım yoktu.
Bunun üzerinde hiç kontrolüm yok.
Onunla ilgili anım yok.
Bu kesinlikle hiçbir anlam ifade etmiyor.
Hiçbirimiz başarılı olmadık.
Onların hiçbiri hayatta değil.
Mesaj yok.
Tarife yok.
Hiçbir ayrıntı tartışılmadı.
Hiçbir yolcu yaralanmadı.