Examples of using "Mineur" in a sentence and their turkish translations:
Yeşil- önemi az.
Hâlâ reşit değil.
- Bu önemsiz bir detay.
- Teferruat.
Tom küçük değil.
Henüz küçük bir leke var.
O, oyunda küçük bir bölümü oynadı.
Küçük bir kaza yüzünden birkaç uçuş ertelendi.
Sen yasal yaş sınırının altında olduğun için buraya giremezsin.
Reşit olmayan birinin refahını tehlikeye düşürdüğünüz için tutuklusunuz.
İşe giderken ufak çaplı bir trafik kazası geçirdim.