Examples of using "Glissant" in a sentence and their turkish translations:
Aynı zamanda kaygan.
Zemin kaygan.
Kaldırım kaygandır.
Zemin çok kaygan.
- Dikkatli ol. Zemin kaygan.
- Dikkat et. Yer kaygan.
Dikkat edin. Yer kaygan.
Bu biraz zordu, kaygandı, tırmanması tuhaftı,
Kaygan yılan onun tam elinin dışına kaydı.
Zemin ıslak ve kaygan. Dikkatli ol!
Ne diyorsunuz? Halatla mı inelim, karlı taraftan aşağı mı kayalım?