Translation of "Escalader" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Escalader" in a sentence and their turkish translations:

- Escalader cette montagne était très facile.
- Escalader cette montagne était du gâteau.

- O dağa tırmanmak çok kolaydı.
- O dağa tırmanmak çok oyuncağıydı.

Je veux escalader cette montagne.

Bu dağa tırmanmak istiyorum.

Je veux escalader la montagne.

Dağa tırmanmak istiyorum.

Il réussit à escalader la montagne.

O, dağa tırmanmakta başarılı oldu.

Je suis allé escalader les Alpes.

Alp Dağlarına tırmanmaya gittim.

Cette montagne est difficile à escalader.

Bu dağa tırmanmak zordur.

- J'aimerais bien escalader le Mont Fuji de nouveau.
- Je voudrais à nouveau escalader le Mont Fuji.

Fuji Dağı'na tekrar tırmanmak istiyorum.

C'était pas évident, glissant, difficile à escalader,

Bu biraz zordu, kaygandı, tırmanması tuhaftı,

Il a réussi à escalader la montagne.

O, dağa tırmanmayı başardı.

Tu as du mal à escalader jusqu'au sommet.

Doruğa tırmanman zordur.

Je voudrais à nouveau escalader le Mont Fuji.

Fuji Dağına bir kez daha tırmanmak istiyorum.

Que le perfectionnisme nous pousse à nous imaginer escalader.

bir başarı dağı gibi düşünebilirsiniz.

- Je dois escalader cette montagne.
- Je dois gravir cette montagne.

Bu dağa tırmanmak zorundayım.

Escalader une montagne est un défi à couper le souffle.

Bir dağa tırmanmak nefes kesen bir iştir.

Escalader une falaise, c'est dangereux. Celle-ci a l'air assez escarpée,

Kayalık tırmanışları her zaman tehlikeli olur. Burası oldukça dik görünüyor

Si vous voulez escalader la falaise, appuyez sur "gauche", puis "OK".

Kayalıklara tırmanmak istiyorsanız "Sol"a ve "Tamam" tuşlarına basın.

- J'ai dû passer par dessus le mur.
- J'ai dû escalader le mur.

Duvarın üzerine tırmanmak zorundaydım.

- J'ai dû escalader la palissade.
- Il m'a fallu passer par dessus la barrière.

Ben çitin üzerinden tırmanmak zorunda kaldım.

Pour bien escalader, il faut utiliser ses jambes. Les bras servent à garder l’équilibre.

İyi tırmanış için bacaklarınızı kullanmalı ve kollarınızla da dengeyi ayarlamalısınız.

- Je voudrais refaire l'ascension du Mont Fuji.
- Je voudrais à nouveau escalader le Mont Fuji.

Fuji Dağı'na tekrar tırmanmak istiyorum.

- Nous allons gravir cette montagne.
- Nous avons l'intention de gravir cette montagne.
- Nous allons escalader cette montagne.

Biz o dağa tırmanacağız.