Examples of using "Distant" in a sentence and their turkish translations:
Sen uzak görünüyorsun.
O soğuk biridir.
Tom bugün çok mesafeli görünüyor.
Yakın bir komşu, uzak bir akrabadan daha iyidir.
Neden bu kadar samimiyetsiz davranıyorsun?
Napolyon ilk başta etkilenmemişti –Davout mesafeli, dağınık
Giderek daha uzaklaşıyordu ve yardımcıları bile onu sevmekte zorlanıyordu.