Examples of using "Dépêchez" in a sentence and their turkish translations:
Acele ediniz, bu acil.
Hemen bir karar verseniz iyi edersiniz.
Lütfen acele et.
Akşam yemeği için acele et.
Acele et! Ayrılmak zorundayız.
Bu sizin kararınız. Ama çabuk olun ve bir karar verin.
Acele et, yaz neredeyse bitti.
Acele et, yoksa treni kaçıracaksın.
- Acele et yoksa uçağını kaçıracaksın?
- Acele edin yoksa uçağınızı kaçıracaksınız?
Dans et.
Acele et, yoksa treni kaçıracaksın.
Acele et!
Acele et, yoksa tren seni geride bırakacak.
Acele edin kızlar, geç kalacaksınız.
Acele et, aksi halde öğle yemeğine geç kalacaksın.
Hızlı ol.
Acele edin, yardım edin.
Eve acele et.
Güvenlik kapısından geçmek için acele edin, uçak yakında havalanacak.
Acele et ve giyin.
Acele et, yoksa son treni kaçıracaksın.
Acele edin arkadaşlar.
Acele et! Tren burada!
Çabuk gel!
Acele et, lütfen.
Acele et. Tren on dakikaya kalkıyor. Kaçırmayalım.
Acele et yoksa treni kaçırırsın.
Acele et, yoksa otobüsü kaçıracaksın.
Acele et ve bana içecek bir şey getir.
Acele et! Çok zamanım yok.
Acele et!
Acele et yoksa geç kalacağız.
Ona hemen ihtiyacım var. Lütfen acele et!
Acele edersen biletler hâlâ mevcut.
Acele et ve trenini hâlâ yakalayabilirsin.
Acele et; yoksa geç kalacaksın.
Lütfen acele et. Bütün geceye sahip değilim.
Acele etmezsen, oraya hava kararmadan önce varmayacaksın.
Acele edin arkadaşlar, geç kalacaksınız.
Acele edin, kızlar.