Translation of "Canyon" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Canyon" in a sentence and their turkish translations:

On descend dans le canyon.

Bu kanyondan aşağı ineceğiz.

Descendons ce canyon en fente.

Tamam, şu kanyon yarığına inelim.

Le canyon devient vraiment étroit.

Kanyon yarığı burada gerçekten daralıyor.

On est en haut du canyon.

Kanyonun üstüne indik.

C'est trop étroit dans ce canyon. Je vais descendre en rappel sur le bord du canyon,

Kanyon çok dar. Ben de kanyonun kenarından halatla inip

Seulement 1% descend dans l'antre du canyon ?

sadece %1'inin merkeze indiğini biliyor muydunuz?

Le grand Canyon possède une nature sauvage

Büyük Kanyon tam bir bakir doğa

Ça a tenu, on est dans le canyon.

Tamam, halat bizi çekti ve kanyona indik.

On est en bas du canyon en fente.

Kanyon yarığına indik

Ce canyon nous envoie dans une autre direction.

Ve şimdi de, kanyon bizi rotamızı değiştirmeye zorluyor

C'est bien plus vert qu'en haut du canyon.

Burası kanyonun üst kısmından çok daha yeşil.

Vous voulez que je descende dans ce canyon en rappel ?

Pekâlâ, kanyondan halatla inmemi mi istiyorsunuz?

Quel est le meilleur moyen de descendre dans le canyon

Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin

Ou par là, à gauche, vers ce canyon en fente ?

Yoksa bu yönde mi? Solda, kanyon yarığının olduğu yönde mi?

Et qu'est-ce qui est plus grand que le Grand Canyon ?

Büyük Kanyon'dan daha büyük ne olabilir ki diye düşündüm?

Il faut savoir que le Grand Canyon n'est pas vraiment accessible.

Tek sorun şu ki Büyük Kanyon pek ulaşılır değil.

On est sortis du canyon en fente. On se retrouve en plein soleil.

Kanyon yarığından çıktık. Şimdi yine güneşin sıcağındayız.

En direction du canyon en fente. C'est bien. C'est par là qu'on va. Allez.

olduğunu düşünüyorsunuz. Akıllıca. Pekâlâ, o tarafa gideceğiz. Hadi.

Et vu qu'il fait frais dans ce canyon en fente, elle ne s'évapore pas vite.

Bu kanyon yarığı da serin olduğu için hızlı buharlaşmıyor.

Ou bien on descend le canyon en rappel et on se faufile en direction des débris ?

kanyon yarığından halatla inip enkaza o şekilde mi ulaşmaya çalışacağız?

On sait que l'avion s'est écrasé dans les 130 km carrés de désert intense que l'on appelle Hells Canyon.

Uçağın, Hells Canyon adındaki bu acımasız çölde, dört bin kilometrelik alanda bir yere düştüğünü biliyoruz.

Quel est notre meilleur moyen de descendre dans le canyon pour voir si le métal brillant est bien l'avion ?

Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin enkaz olup olmadığını anlamanın en iyi yolu nedir?