Translation of "Descend" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Descend" in a sentence and their turkish translations:

On descend ?

Aşağıya mı?

On descend dans la grotte ?

Mağaraya mı girelim?

On descend en rappel ? D'accord.

Halat mı diyorsunuz? Pekâlâ.

On descend dans le canyon.

Bu kanyondan aşağı ineceğiz.

- Un ballon descend la rivière en flottant.
- Une balle descend la rivière en flottant.

Bir top nehirden aşağı doğru yüzüyordu.

Bon, on descend vers la droite.

Pekâlâ, aşağı ve sağa doğru iniyoruz.

On descend tout droit en rappel ?

Halatla dümdüz bir şekilde mi inelim,

Marche à marche, il descend l'escalier.

Adım adım, merdivenlerden iner.

Seulement 1% descend dans l'antre du canyon ?

sadece %1'inin merkeze indiğini biliyor muydunuz?

On saute ou bien on descend en rappel ?

Atlayacak mıyız? Yoksa inecek miyiz?

Alors que la lune descend derrière les montagnes,

Ay, dağların arkasında kaybolurken...

Le thermomètre descend souvent en dessous de zéro.

Termometreler çoğunlukla sıfırın altına iner.

C'est une énorme grotte qui descend dans la montagne.

Vay canına, burası dağın yan tarafında bulunan devasa bir mağara.

On fait quoi, alors ? On descend dans la grotte ?

Peki, ne yapacağız? Mağaranın içine mi girelim,

- Tout le monde en bas !
- Tout le monde descend !

Herkes aşağıya!

Ou bien on descend en rappel et on continue par là ?

halatla aşağı inip o yoldan mı gidelim?

Il y a une option : on descend la falaise en rappel.

Tek seçenek var: Bu tepeden halatla inmek.

Qu'en dites-vous ? On fait du rappel ou bien on descend la pente en glissant ?

Ne diyorsunuz? Halatla mı inelim, karlı taraftan aşağı mı kayalım?

Ou bien on descend le canyon en rappel et on se faufile en direction des débris ?

kanyon yarığından halatla inip enkaza o şekilde mi ulaşmaya çalışacağız?

Mais il descend rapidement vers le sud et rencontre Agis près de la ville de Mégalopolis.

Ama hızla güneye doğru yürüdü ... ve Agis ile tanıştı. Megalopolis kenti yakınlarındaki savaşta.

- Je pense que ma fille souffre de quelque chose.
- Je crois que ma fille descend avec quelque chose.

Sanırım kızım bir şeyle aşağıya iniyor.