Examples of using "Kuitenkin" in a sentence and their turkish translations:
Yine de teşekkürler.
Ama önce aşağı inelim. Pekâlâ.
Sorun, gideceğimiz yönü belirlemek.
Ama bu bir felaket.
Ama gerçek şu ki bunu yapmanızın sebebi, ölü bir adam olmaktan kaçınmak.
Ama riskleri de var. Hasta olmak istemezsiniz.
Ama yanılmış olursunuz.
Ama biraz kum alıp bunu zımpara gibi kullanabilirsiniz.
ama geri dönüp suyu getirmek biraz zaman alacaktır.
Her neyse.
Bir şey önerirsen bana bildir.
Hangi yöne gideceğimize karar vermeliyiz.
O, sonunda gelecek.
Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.
Ama hayatta kalmak isteyen için yumurtalar harika enerji kaynağıdır.
Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.
Ama bu denli yüksek bir ağaca tırmanmayı denemek çok tehlikeli olabilir.
ama böyle kar yağarken akıllı davranmalısınız.
İster evlen ister evlenme öyle ya da böyle pişman olacaksın.
Ama gece kuvvetli bir rüzgâr çıkarsa üzeri tamamen örtülebilir.
Ama devasa çöl arazisinde bir akrep aramak çok uzun sürebilir.
Ama devasa çöl arazisinde bir akrep aramak çok uzun sürebilir.
Unut gitsin. Sonuçta o bizim ortak arkadaşımız.
Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için
Bununla birlikte, sağduyu bize kolay bir çözüm olmadığını söylüyor.
O, iyi bir araba değil fakat o bir araba.
Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için
Bir köpeğe bakıyordum. Ancak yine baktığımda bir kediye dönüşmüştü.
Bu ağların arasında yaşayan örümceklerin de beslenmesi gerekir. Kim bilir burada ne bulacağız?
Ama iyi haber şu ki enkazı bulduk ve görev tamamlandı.
Bir sürü insan ünlü olmak ister. Buna rağmen, bir sürü ünlü insan o kadar ünlü olmayı istemez.
- Kimin arkadaşlara ihtiyacı var! Onlar sonunda sana ihanet edeceklerdir sadece.
- Kimin arkadaşa ihtiyacı var ki! Eninde sonunda sana sadece ihanet edecekler.
Soçi Olimpiyatları sırasında, Kobukuro tarafından bestelenen tanıtım şarkısı büyük bir hit oldu. Herkes onu duymuştur eminim. Ama şimdi üç ay oldu. Biz artık o şarkıyı dinlemiyoruz, değil mi?