Examples of using "Hankalaa" in a sentence and their turkish translations:
Onun karmaşık olabileceğini düşündüm.
Çekçe bir metni çevirmek çok zordur.
Bu biraz zordu, kaygandı, tırmanması tuhaftı,
Fransızca zordur.
Tom onu nasıl yapacağını bulmaya çalışarak çok zor bir zaman geçiriyor.
Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur.