Examples of using "Untie" in a sentence and their turkish translations:
Şimdi beni çöz.
Bu düğümü çözemiyorum.
Bu düğümü çözebilir misin?
Ayakkabımın bağcıklarını çözemiyorum.
Tom ayakkabılarını çözmeye başladı.
Bu düğümü çözemem; fazla sıkı!
Yaptığı ilk şey, bağcıklarını çözüp ayakkabılarını kaldırmaktır.